ÇARK-I DEVRAN
Ruhumu harabeye döndüren çark-ı devran.
Gün olur sen de boşa dönüşüne yanarsın. Alaşağı ettiğin nice günahsızları, Çiğneğip yine başa dönüşüne yanarsın. Bina ile temeli ters düşürdün kaç kere. İhtirasla emeli ters düşürdün kaç kere. Niyet ile ameli ters düşürdün kaç kere. Gölgene kanıp köşe dönüşüne yanarsın. Kimine bey dedirttin hatta kimine paşa. Kimini bey elinde eyledin kızgın maşa. İlahi adaletten şek, şüphe etmem haşa. Bir OL hükmüyle taşa dönüşüne yanarsın. Kayırdığın nice kör, vefasız gönüllerden, Hâl bilmeyen bir derde şifasız gönüllerden, Beynini yükten sayan, kafasız gönüllerden, Yara almış bir döşe dönüşüne yanarsın. Sen değil misin alan Sultan Süleymanları? Sen değil misin yerle yeksan eden hanları? Üstünü kapattığın aşikâr burhanları, Bir gün yüzleşip tuşa dönüşüne yanarsın. Mesut’um tükenecek senin de elbet çağın. Ekşiyecek ayranın kokacak kurttan yağın. Bir örümcek misali ördüğün türlü ağın, İçinde vaktin kışa dönüşüne yanarsın. Mesut ALTUNKAYNAK |