Ecel Ölüme Küsmüş
Gayrı iflah olmam bilirim bunu
Evime cehennem ateşi düşmüş Görünür gözüme ecelin yolu Çürümüş bedenim ruhuma küsmüş Acımadan vurmuş zalim hançeri Acısı işlemiş ten den içeri Kalmamış konarı bitmiş göçeri Hayalimi yakan ümide küsmüş İhanet görmüşüm haince içten Yük oluyor ruha kokuşmuş beden Soramam bilene kahroluş neden Kara gecelerim gündüze küsmüş Kabul ettim Hak’tan gelmiştir diye Acılar üstüne candan hediye Yaşasam ne olur döndüm deliye Dudaklar lâl olan dilime küsmüş Amentü diyorum yazmışsa Hüda Bana tesellidir elbette buda Avazda intizar çıkmıyor dua Hak’ka açılmayan elime küsmüş Boşalıyor hergün gözümden yaşlar Derdin biri biter diğeri başlar Bağrıma bastığım tüm kara taşlar Yarınlar derbeder halime küsmüş Yorgunca yaslanır beden kollara Gözlerim ümitsiz bakar yollara Nasıl düştüm acep rezil hallere Yürekte sırlarım kilide küsmüş Çileler içimde saltanat kurmuş Sultanı zalimmiş kelleler vurmuş Acılar elpençe huzura durmuş Gönül az diyerek derdime küsmüş Yaş dolu gözlerim görmez hilali Gel bir gör bendeki perişan hali Damarımı emen vampir misali Kan vermiyor diye ciğere küsmüş Teselliden nasip kalmadı bana Ecel çoktan geldi dayandı cana Kuru toprak gibi susamış kana Anılar toplanıp maziye küsmüş Acılar hep taze durduğu için Kanıyor beden dost vurduğu için Miyav diye beni sorduğu için Evimde dolaşan kediye küsmüş Ben nefes aldıkça aklı şaşıyor Öfkeden kudurup bendden taşıyor Ölmedi mi hâlâ neden yaşıyor Üstüme saldığı ecele küsmüş Riyâyı katmadan ihlas bulduğum Her günde beş defa mutlu olduğum Hak’kın divanında huzur dolduğum Şeytani duyguyla secdeye küsmüş İhaneti gördüm aklım karışık Ruhum bedenimle olmaz barışık Kalmadı dünyada bana bir ışık Geceler doğmayan gündüze küsmüş Erhanım tükendim eridim yandım Herkesi ben gibi fedakâr sandım Boşuna inandım beyhude kandım Ecelim gelmeyen ölüme küsmüş Erhan DOĞANAY |
çok güzel meramınızı anlatmışsınız
uzunca bir şiir yazmışsınız
tebrik ederim