Çıkmaz sokakgünümüzü mahvettiler başka örtüler isterdik biz başımızda ruhumuza sinen, aydınlatan tepemizi yontmayan bir ay, gök açılacaktı çıkmaz sokağımız kadınım sen girdiğin zaman yüzümüzü kararttılar istemediler aynı yolda yürüyelim erkekle isteyeni çekip sürükledi polisler ne işin var sokakta, otur dediler sen eksik etek üç beş çocuk doğur, bak geleceğimizi gasp ettiler bak ebene dedene dediler birinin başında sarık diğerinde ağzını örten beyaz çar kız kısmının neyine yarar okumak çek önüne tekneyi hamur kar böyle çıktım çıkmaz sokağımdan elime verdikleri kadınlıkla çeyizimde işlenmiş örtüler ve saklımda kalem defter ne düşmüşse şansıma koca girdim karanlık bir mağaraya elbet insan olan kurtulurdu gücüne dayanarak görür tünelin ucunda ne var ev bark çocuktan gayrı geçmişi arkasında bırakarak.. 23. 08. 2020 / Nazik Gülünay |