ÇAY,ŞİİR VE KADIN...
Sen.......
Özünün hüznü yüzüne akseden; Yüzünü özüme nakış nakış işlediğim... Geçmişe uzanan dikenli toprak yol; Ve geleceğe kurulan umut köprüsü..... Çayın demlisini seven sen!.. İkindinin o buruk hüznünde, Gün batımına karşı ve ince belli bardakta; Dilini yakmak pahasına da olsa, İstekle ve yudum yudum içtiğinim... Bir mumun titrek alevinde, Ve bir kelebeğin kısacık ömründe yazdığım her dizeyi, Bir çınarın uzun soluklu yaşamında beklettim... Ey yar! Oku... Seni yaradanın hakkı için oku! O ki seni bir kan pıhtısından; Ve aşkla örülsün her bir zerren, sev... Diye yarattı... Bilirim şiirin demlisini seversin... Yani ben senin, her şiirde imge imge seçtiğinim.... Ne adanmışlıklar; Ne yaşanmışlıklar sarfettim geride... Sonra vaftiz edildim sevgilim... Yıkanırken bedenim her bir kutsal damla ile, Günahlarımı akıttım bir bir... Ana rahmine yeni düşmüş bir cenin kadar masum değilim belki; Ama bilirim.. Sen, kadının da demlisini seversin... Ve ben senin uğrumda ebediyete göçtüğünüm... (07/07/2008-ANKARA) (A-Y) |
İkindinin o buruk hüznünde,
Gün batımına karşı ve ince belli bardakta;
Dilini yakmak pahasına da olsa,
İstekle ve yudum yudum içtiğinim...
dilimi yaktin,yuregimi erittin,bir insana ozlem ancak bu kadar guzel anlatilabilir,bir insan ancak bole guzel sozleri hakedebilir,ama yazdigin insaninda bu degere layik olmasi sartiyla,ama hayat bu ole bi çag ki hep yanildiklarimiz ve yanilttiklarimizla kaliyoruz,umarim hersey gonlunce olur arkadasim,sevgiyle emegine saglik.....