saçların diyorum
açık bıraktığında
ve savurduğunda
boşluğuna rüzgarın
kuş kafesi
ne tarafa kaçacağımı
bilmeden sıkışıyorum...

sonra,
sol göğsüne doğru
kıvrılan bir sayfa..
ıslanan
bir dudak kitabı..

ikra..

sedef kaplamalı
bir tütün tablası..

ciğerlerime doğru
keskin nikotin dolan
hiç üflemediğim
can/ım..

ne zaman
avuç içlerimle
böyle tutsam
boşluğunu soluksuz,
gece karanlığı
düşünce güne
seni arıyorum
yıldız tozları ile..

ölerek ve doğarak
bütün anlamlarından
arındırarak zamanın
ilk nefeste/
duman değil hayır!!

OL..
sadece OL..

sıcAK bir yaz
uykusundan
uyanıp sana,
tabirini yapmadan
gördüğüm rüyanın.
sadece  yazarak
anlatılan bir güne,
terlemek!
gerekiyor belki de
yanmak..

bütün doğa olaylarını
bağışlıyorum aramızda..

taşarken ırmakların,
dudakları ıslanan
bu yüreğin
arzu dolu bakışları
deler yüreğini ki

sana,

solundan ve sağından,
yatağının kenarından/
yüreğimden/
düşüşlerimden
ve düşlerimden
uzanan bir el

gel/bana gel..    





m.b.