E z b e r b o z a nŞimdi ben,bunca güzelliğin ardından Hesapsızca gidişini Onulmaz yitişini ellerinin Tenimde açtırdığın güllere Nasıl anlatacağım? Sen En derinimdeyken yıllardır Yarı’mken,yârimken Bunca sindirmişken rûhuma Acımasız bir kıymık gibi Ağlata ağlata Ve hatta Kanata kanata dünlerimi İçimden çıkışını nasıl unutacağım? Bilmez misin; Yaradır sensiz her bahar göğsüme. Sînemin orta yerinde eserken yokluğun Kaç çiçek ölür martı kanadında Boynu bükük bakakalır mavi Yetim kalır umut… Ben vardım oysa her lodosta Sezemedin! Kıymetimi bilemedin… Sen ey yüreği taştan! Bunca şiir dizmişken önüne sil baştan Ne diye bıraktın beni tenhâlığımla? Yok mu senin merhametin de vurursun! Anladım; Kalleşsin sen Pusularda uyursun! Şimdi sen… Sudaki aksi aşkın Teğellenen yaşam İliklerime ilişmiş gamsız düğmeler gibi kopan… Ezberbozan! Her an Her dakika Tokat gibi vururken boşluğun İçimin tellerine Notasızım… Rotasızım… Söyle! Ben Şimdi Sensiz Ne Yapacağım…… Savaşçı (ö.t) |
nasıl yakışıyorsa bir şiire yağmur
ve ayrılığın o yüklü bavulu,
böylesine ağır bir zeminde
böylesine zor da olsa taşınıyorsa,
şimdi hangi aşkı söküp atabilir içinden bir şehir
ve bu yol, bu sokaklar, bu öykü,
bir daha hangi kavgada yara alabilir...
-teşekkürler şiire,kutluyor, saygılar sunuyorum..