Unut gitsin çiçeği...Düş köylerinden geçtik önce adresler ve sokaklar vardı tanıdık yüzler sokakta çelik çomak oynayan çocuklar tütün kokan umuttu dumanını savurdukça kahkahalar dudak kıvrımlarına saklı güncelerdi çocukluğumun örülü saçlarıydı anılar… dizlerimizdeki izdi aşk lekesi ince çiziklerdi geriye kalan ilk önce gözlerimiz büyüdü kocaman hayat kırptıkça kirpiklerini sonra delik deşik rüyalar tünedi kanadı ilk aşkta ellerimiz ergenlik geçti üzerimizden üstüne basa basa şiirleştik… imgeden çiçekler taktık hayata saçlarımız o gün bu gün dağınık rüzgârla anlaştık savruk yaşadık… Düş kasabasına uğradık sonra nakaratı hüzünlü bir şarkıydı yaşamak kadehte şarabi bir aşk sunsa aşk zehir demedi yuvarladı dudaklar ahşap masalara düşen çiğ damlası gözyaşlarını doldur be saki yavaştan… gökyüzü de ağlar kimi zamanlar yatağın çiçekli çarşaflarını yeşertir uyanır her hücre kendi tarhlarında budar, aşılarsın ömrün konuklarını bahçıvanlıktır bir nevi dünya ayrıkotlarınla uğraşır durursun. Düş şehrine uğradık en son büyüktü caddeler dünyalar kimin eli kimin cebinde bilemedik kuşkular büyüttük gölgelerle yolcular geldi gitti durmadan durakları yoktu ömrün ne mizan kaldı ne terazi önce yabancı kaldık doğaya sonra insana filikalı bir gemiydi kaçışlar firari ülkelerde büyüdük çok katlı duygulara kuş bakışı baktıkça katıksız yedik önümüze gelenleri insan doyarken acıktı ne çok değişti hayatın mönüsü tarifesi insan bedeni çünkü hayatın yoktu eskizi… sancılı baharlar sırnaşık yazlar yabancı sonbaharlar körkütük kışlar mevsim döküntüsü yıllar… sıkı bir çiçek yetiştirdi bahçıvan unut gitsin çiçeği… farz edin bu bir peri masalı unutun gitsin sözceleri… Neslihan YAZICILAR |
bir sayfada define bulmuş bir fukara gibi
büyüdü sevinç yanım..
şiire doydum satırlarda
kayboldum mısralarda
ve yüreğime biz çizik çizip
bıraktım kalemimi nadasa
ne denilebilinir ki..harikaydı tek kelimeyle...............sevgiler.........aspendos