SENİ HUDUTSUZ SEVİYORUM
Seni,
Anlatım bozukluğuna düşmeden seviyorum Karıştırmadan sözcüklerin yerini Başka bir ismi dolamadan dilime Gereksiz ifadelere bulaşmadan Seni zorda bırakmadan Herhangi bir öge eksikliğine düşmeden Seni aşkım bilerek ve katarak aşkın içine Belirsizliğe mahal vermeyerek Bensizliğe düşmeden Sensizliğe bulaşmadan Seni, Öznesi ‘ben’ nesnesi ‘sen’ olan ifadelerle seviyorum. Etkileyen ve etkilenen, Seven ve sevilen… Yanlış zamanda yanlış yerde değil Doğru zamanda doğru yerde seviyorum Seni, Geniş zaman çekiminde seviyorum Dün, bugün, yarın ve öte zamanda ve ahrette Maziden hâle, hâlden atiye; Bu aşkta ne kalır geriye? Seni, Her iki cihanda canım çıkasıya seviyorum Kalp çekimim sensin, köküm, ek’im sensin. Hüzün sensizlikten türemiş bir sözcüktür Mutluluk senlikten türemiş bir sözcüktür Seni, İşaretliyor doğru seçenek diye kalbim Diğer şıklar aksesuar olarak duruyor Olduğun sorularda Tek doğrum sensin, Bütün netim sensin Nettim buldum seni ahirde! Bu aşkın toplamısın; Gözyaşlarım, söz sağanaklarım Çağrılarım, ağrılarım, sağrılarım Kahırlarım, öfkelerim, sevinçlerim İşvelerim, neşelerim, işlerim Hepsi sana çıkıyor bu aşkta, bütünümsün. Sana hazırlanmışım meğer yıllarca Seni tercih etmişim ve kazanmışım Sen mezunu olacağım bu aşkta Branşım sensin, uğraşım... Seni, Anlatım bozukluğuna düşmeden seviyorum Son derece açık, akıcı ve özgün bir şekilde Seni sağlam ifadelerle, Ağdalı bir aşkla, Sevdalı bir üslupla Kalbe direkt tesir eden sözlerle Seni, Ebedi ve edebi seviyorum Edebimi, haddimi ve ederimi bilerek Seni, Kıymetlim bilerek seviyorum. Seni, Hakkım olarak seviyorum. Seni, Aklımla seviyorum. İmla hatası yapmadan Noktayı tam da sonuna koyarak hüznün Hapsederek bir paranteze ayrılığı Düşündürerek bir ünlemin öncesinde sensizliği Ve seviyorum diyerek üç noktayı yan yana koyup Sonsuza değin diyerek! Seni, Edebi bir metin gibi seviyorum Biz mısra gibi, bir ezgi, bir dua… Seni, Hatasız seviyorum. Seni, Hadsiz seviyorum. Seni, Kısır bir şekilde değil, Kusursuz seviyorum Küçüğüm! |