GECEYE KARANLIK BENİMcehennem olmuş bir ömrün tam da ortasındayım sana uyuyorum, sensizliğe uyanıyorum, söyle neredesin sen güneş kapkaranlık, acım apaydınlık her yanım kül olmuş yanık kokuyorum yar yanağı dururken can yanığıyım üfle de acısı geçsin içim kan ağlıyor, kızılcık şerbeti içmişim kendimden vazgeçmişim söyle ben şimdi sensiz ne yapayım gözlerim ağlıyor yine yağmur bedduasına mı çıktın hıçkırıklarım kırık kalbimi yalıyor yürek yarama tuz ekiyor her bir gözyaşım ağrı üstüne ağrı mı olur şimdi nasıl bir boşluk bıraktın farkında mısın gözlerim haramdır başkasına sözlerim öksüzdür senden sonrasına bu nasıl bir dünyadır başımda dönüyor yoksa yokluğundan mıdır başım dönüyor ödüm kopuyor sensiz ölmekten, sessiz gitmekten nasıl da sevmişim yüreğim hâlâ sen diye çarpıyor hani bıraksam yüreğimi göğüs kafesimi kırıp sana koşacak aklımı serbest bıraksam bir füze gibi sana fırlayacak her zerremle sensizliği yaşıyorum inim inim inliyorum her zerreme iğne batıyor kıymıklar kalbimi yokluyor bir çıksan var ya karşıma kalbim durmazsa namerdim gözlerim yerinden çıkmazsa aklım başımdan gitmezse, ölmezsem ne olayım söyle sevdi mi kimse seni benim seni sevdiğim gibi ölmüşüm gittiğinden beri, öylesine yaşıyor gibiyim tatsız tuzsuz bir yemek gibi, mavisini yitirmiş bir gökyüzü yaprağını kaybetmiş bir ağaç, kokusunu yitirmiş bir çiçek gibi nasıl olmamı bekliyordun ardından şen şakrak mı, mesut bahtiyar mı, susma yalvarırım bir şey söyle canın cehennem de, anlarım geceye karanlık benim bir kabus gibi uykuya çöken benim göğü yırtan şimşek benim hasret benim, çile benim her yanım cehennem olmuş zehir zıkkım bir haldeyim ömrümün kalan kısmını ikmal etmekteyim bir kuru ot gibiyim, bir acı su, bir yavan ekmek. söyle, bensiz yediğin içtiğin her şey zehir zıkkım olsun diye. |