Yarası intihar olan sözler dizilince kuş alnına
ince ince..


Rüzgar soğuk teri sallar
Hangi ibadetin suskusu uzayacak
Konuştukça büyüyen uzaklıkları.
Büzülen ellerimin duvar kenarı karanlığını deliyorum
Azıcık kımıldasa ya gövdem,
Gövdemde düş göreceğim
Bir omuz
Bir ayak




Yüklü kaldırımların ezik çiçeği
Parmaklarımla yürüyorum sokakları ağaçları ve
Uçan bulutları..
Çığlıklar altında kalanların eriyle
Hıçkırıyorum toprağı..
Görmüyorlar eğilip aldığım gülleri
Turunç ve kırmızı şu küçücük dünyamın elleri
Ben özlemek istiyorum en çok sana bakmayı
Bu vakit hangi akşamla dokunursa ceketine
Gezinmek istiyorum seni
Nefesimde kalabalık bir orman
Gergin tefin ay şekli makamı
ikindisi yakınımın.





Yağmur yağıyor
Yağmur yağınca kimse olmuyor tenhama
Uykunu kaçıran karanlık gibi yürüsem kuytuna
Kaçıp gitse her şey benden
Üflenmiş şeytan gibi
Birazdan perdeler iner
Yanyana ayrılıklar masaya ve
Bir çocuk oyuncağını doğurur
Sallanır ışık
Bir ileri
Bir geri


Ben özlemek istiyorum en çok sana bakmayı
Erimiş mum gibi..