TANRIÇALAR IIBir ses Ardıcın yapraklarına sızıyor Dökülüyor ihanet Duygular, dağ kesiliyor vadilere Yıkılıyor pompei Tazecik duruyor bedenler Misafir güz melekleri Çaresiz tutunuyor Müsvedde amellere Bir ses, çağırıyor, Mağaraların künyesinde Çığlıklar içinden yankılara işlenmiş Ayrılık desenleriyle. Diriliyor Her harfin içinden Bir kerbela çıkaran zulüm. Düşüyor Babil. Kelile gibi duruyor dimme. Sihirli şikâyetler dökülüyor Açık mavinin Kırmızı doğumlarına. Çağlar ardından Cinayetleri süslüyor Miladi cellatlar. Bir ses, bölüyor kalbi Ve takvimi hicretler. Herhangi bir kıyamet Tüm bakışları sarmalayıp, Tüm zigguratlardan Göğe fırlatıyor. Tuşba inliyor. Aşkının inzivasına bakan bir hücrede. Kibele’nin çığlıklarını duyuyor İştahlı tüm tanrıçalar. Sarı bir röfle gibi düşen güneşin altında Kurban edilişini bekliyor Tüm tanrılar Bir ses, kanatıyor. İskit sarısı aynaların içine, İhanet tabletleri dikiyor. Başka bir kavmin ezgisi gibi, Tüm kopuzların telleri, Atları öldüren adamaların, Boyunlarına geçiriliyor. Bir ses, kesiliyor Sütten kesilen bir çocuk gibi Dişleri sivri tüm çenelerin Gevişlenmiş nankörlüğüyle Ardıçlar devriliyor Kayalar, omurgalarında bir aşığın Kalbi koparılmış fosilini saklıyor Tüm dişiliğini Ucuz bir tezgâhta sergileyen Yok, olmaya mahkûm Bir iskandil sallanıp duruyor gökyüzünde Bir ses Sesimin içinden geçip Bir başka nefese değiyor Hangi ses bu Bu Sağır tüccarın Aşk alışverişinden geriye kalan Yalanlar ve ihanetler mi ? Neden olmasın Her nefes nihayete varıyor nasılsa Nasılsa Tüm melekler Cinsiyetsiz ölüyor Bir ses Ses Se s. Ahmet Serdar OĞUZ |
Sevda yüklü çok güzel bir şiir…
Yazan yüreğinize sağlık...
....................................Saygı ve selamlar.