çöl çiçeği
Bekledim...
dinmedi yokluğunda gözümün seli Tutmadım elime, uzanan hiçbir eli Ağır oldu, seni böyle sevmemin Bedeli Gülmedim, sen benden gittin gideli Sevmedim kimseyi çöl çiçeği. Ne celali takvimler tükettim yokluğunda sabrımla inadından bıkar gelirsin diye Hasretini kalbime yük ettim Sırdaş oldum kahrımla Gururunu yıkar gelirsin diye Hayalinle seviştim geceler boyu Dönüşünü düşledim Yalnızlığımla. Belki bir gün çıkar gelirsin diye. Çok bekledim seni çöl çiçeği... Bekledim... Kapı eşiklerin de Pencere kenarların da Bekledim... Bayramı bekleyen çocuklar gibi Bekledim seni. Titredim Eylül bakışlı, esmer gecelerin ayaz koynunda üşüdüm Kendimden çok seni yaşadım Seni düşündüm Her gece gözlerimi hayalin ile yumdum Bir gün şu gönlümü sevmeni umdum Yandım hicranınla Katre katre eriyen bir mumdum Yoluna adanmış bir kurban Yalnız sana mecnun, yalnız sana vurgundum Ben sana mecburum diyen Şairi bilmem, Ama ben sana gerçekten mecburdum. tükendim, Artık yoruldum. Usandım hasretinden bıktım nazı’ndan Kalmadı bir beklentim Ne baharından ne yazı’ndan Mutluluktan başka bir şey dilemezdim Bir el veda deseydin en azından Seni uzaklardan sevmeyi de öğrendim Acı hayatımın acı gerçeği Gözlerimden yağmur bekleme artık kurudu Gözlerim Çöl çiçeği. |