1
Yorum
11
Beğeni
0,0
Puan
752
Okunma
iki kelime edip bir dar ağacı bulamadım kendimi asmaya
sonra bulut şarkı söylüyor diyenlere kızdım
aldım başımı sana geldim
parmakların kapıyı vurur kaçar
uykum dudaklarında kalır uyanmak istemem
küçük bir mırıldanış kalır ölülerin ağzında
kimse bizi anlamaz
yakınlaşınca üç beş kişi sıcacık bir odada
gölgelerimizle dalga geçer
dışarıda rüzgar kimi üşütür
kimi göğsüne gerip şefkatinden emzirir bilmiyorum
bir karanlık uykunun tadıdır bu
belli belirsiz öpüldüğüm rüyanın yanılgısı belki
uyanıp cevap vermek isterim sana
aslında çoğul çok çabuk söylenecek şeyler var
kapanır birden bire her şey görünmez olur
unuttuğunu anımsamak güldürür zamanı
sevgi kışkırtıcı kalçalarıyla yol alır
kalbimize batan ışıkların acısıdır uzaklar
bize ne kalır
bilmem
gece denizin ışıklarını seyrediyordun
duymamış gibi yapıp
seninle gezinirken kayalıkları
irkilip patlayan dalgalarla birbirimize baktık
aynı korkuyla sarılırken
tekrar edip defalarca
hatırlayacağımız bir sonsuzluk var diyordun.