DUL ÇOCUKLAR
“Bu şehirde özgür değil adımlar”
Ve bakışlar alabildiğine hovarda Dul çocuklar kendi bulur Ağlama duvarlarını Haminnesi sus Dedesi ölü bu şehrin Ne vakit bir çukur kazılsa Yeniden ve hacetten Bakışları gömülür yolcuların Dul çocuklar Tezgâh açar ergen yalnızlığa Ve düşkün ihtiyar kalpler Büyür kalıplarında Bu şehir hürriyetini kaybetmiş Kaldırımlarında… Arayan soran yok Yük zaten sabahlar Ve iğreti mutluluklar Gülücüklerde … Dul çocuklar doğurdu sokaklar Çıkmazlarına saklı bıraktı Taç yaprağı koparılmış Sabahlara… Anasız ve babasız Kimliksizdi dul çocuklar Sarındılar ucuz yalnızlıkları Ve bedavaya aldılar kederi Avuçlarına Birdenbire küfür koktu şehir Genzi yaktı asfaltın karası Mavi göğün yüzü kızardı Alaca bir hilal Bulutun ardına ağladı Sokaklar Uğruna ölü methiyeler adadığım Bütün hikâyeleri Mendil arası bahşiş Bayram delisi şafaklara Dul çocuklar doğurdu Ergen ayrılıklar… Güveyler kan kusturdu Üveyiklere… Haminnesi göz yumdu Dedesi ölen bu şehrin Serçe parmaklarındaki Unutkan Kurdele düğümlerine... Dul çocuklar büyüttü şehir Çerçevesi kırık Boyası dökük duvarlarında... .........ASRAN |