bu bizim öykümüz.. siz; olağanüstü koşullarda hayatınızı bir pula satıp bir kula taptınız mı ? uzun,çok uzun yılları santim santim ölçerek ve ’ifadesi alınmış’ kalıptaki suretinizde sancılarınızı sakladınız mı siyasetin derin çukurundaydı aşkınız maziye bağlanıp kalmıştınız çıplak ölmekti korkunuz-üzerine saydam bir paranoya örttünüz efsun sürüldü slogan üzre gökkuşağına renk oldu marşlarınız atanızı da canlandırdınız ki başkomutan dahi yaptınız çünkü masum ve saftınız inanın demokrasi değil di kârınız halk fırkası umdeleri unutmuştu ’demokratı’ saymayı bir de imana - inanana bakmayı ? bize de iran devrimi öğretmişti kapatmak zulümdur/ açtıransa zalim diktatör eğilimi gösterir CB’miz eyvallah söylemişti ’demokrasi bir araçtır/ laiklik’se fransa’dan kapkaçtır’ yine de again-de tutarlı ya diğerleri hepsi bir sürü soru işareti tarihin tekerrürü tek adam,tek parti siz görmek ister miydiniz Meral’i ya da Dersimli Kemal’i...? .. |