eski toprak yollarda karanlık sular kızılağaç gölgesinde kuytular canım oğlum güzel yavrum al gel yüreciğini, ayırırmı bizi yıllar
ben bu yürek sevdasını bir sabah annem’de görmüştüm nayladan bozma bir evin sofasında sütü üstünde aş, ateşin sobasında insanlık obasında o fakirliğin ve umudun ortasında ben bu yürek sevdasını bir sabah annem’de görmüştüm
tan vakti ürkek bir karaca korkusunda
sabah karanlığında bir karakuş edasında inerdi tenha patıkaları kestane ağaçları bal kokardı gün hasret öflez ışıkları yol boylarında komşuların taş dolgulu evleri tilkiler üşüşünce sabah ışığıyla mavi gözlerinde kıvılcımlar patlardı için için, canım annem, süzüm süzüm canım oğlum gelsin diye ağlardı ben bu yürek sevdasını o sabah annem’de görmüştüm
elleri güneş, yüzü yağmur ben nasıl yadsıyayım göğsünde uyudum, süt içtim memesinden fakirlik uykusunda öğlen vaktinde mor dağların hemencecik eteğinde o yerde toprak kına gibidir, bereketlidir sanırsın balla yoğrulmuştur kokulu kara üzümleri asması ağaçtan uzun çay fidanı bahçeleri tohumu kaçak rusyadan, hey gidi zihni derin ekmek yedim, su içtim ben nasıl yadsıyayım..
taze peynir gibi taze, sarı, mor ormangülüm ya nasıl yadsıyayım koca gürgende ayışığını ya bu hasret ateşini ben nasıl söndüreyim? ben bu yürek sevdasını bir sabah annem’de görmüştüm
sen daha dünkü bebe, sen daha olcan baba ey oğul, o kara toprakların yabanmersini yiğidim durdur yar/a hersini sen ne zaman büyüdün de düştün yollara yolunu mavi kanatlı ala kargalardan, telefon tellerinden sorar oldun? hala duruyor mu üstünde o mavi kan/atlıları acılı toprakların? o eğrelti otu,o açıkta keçi götü o müslüman ayaklar? beni sordunmu, o kanlı toprakların karanfil sabahlarından? zeytinsiz kahvaltılarda köy ekmeği tadında ben bu yürek sevdasını bir sabah annem’de görmüştüm
ardımızca koca bir ev bekler viran bağında
yüreğim canım oğlum yeni yeni başladı sızlamaya sen büyüdün de demek, düştün de demek o bereketli, kınalı topraklara tüketmişim otuz yıldır hasretim gurbet akşamlarında bi demli çay bekler gibi canım oğlum, güzel yavrum ben bu yürek sevdasını bir sabah annem’de görmüştüm
şimdi ağlamam ondan ben bu hasret ateşinde büyümüştüm...
(c) Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve/veya temsilcilerine aittir.
Şiirlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur.
evlat hasreti... şiirine yorum yap
Okuduğunuz şiir ile ilgili düşüncelerinizi diğer okuyucular ile paylaşmak ister misiniz?
evlat hasreti... şiirine yorum yapabilmek için üye olmalısınız.
ben bu yürek sevdasını bir sabah annem’de görmüştüm nayladan bozma bir evin sofasında sütü üstünde aş, ateşin sobasında insanlık obasında o fakirliğin ve umudun ortasında ben bu yürek sevdasını bir sabah annem’de görmüştüm
tan vakti ürkek bir karaca korkusunda
Bu Duygu Yüklü Şiirinizi ve kalemizi kutluyorum. Saygıyla.
Her evlat babasıyla gurur duyar.Ama baba birde Aşık ise...o bambaşka bir şey.Tadından geçilmez. Sevdiklerinde çok yaşa kardeşim.Muhteşem bir şey çıkmış. Varol bizlerle paylaştığın için.
Ne mutlu size ki hasret çekdenizde yetiştirip hayata yollamışsınız. Bir gün tekrar kavuşursunuz inşallah. Hepimiz yaşadık dönem dönem bu hasretler. Şiir duygusal anlamlı hoş ve zarif bir şiir olmuş. Kutlarım sizi.
bir evladı hayırlı yetiştirerek büyütmek bir yerlere getirmek ne kadar zor ve hayırlı evlat oluncada özlem ne çok oluyor değilmi allahım evlatlarımıza zarar vermesin bizlere milletimize yararlı olarak yetişmeyi nasip etsin kutlarım hasret yüreği
annem’de görmüştüm
nayladan bozma bir evin sofasında
sütü üstünde aş, ateşin sobasında
insanlık obasında
o fakirliğin ve umudun ortasında
ben bu yürek sevdasını bir sabah
annem’de görmüştüm
tan vakti ürkek bir karaca korkusunda
Bu Duygu Yüklü Şiirinizi ve kalemizi kutluyorum. Saygıyla.