"Yaşasın Türk ve Kürt
halklarının kardeşliği
Yaşasın tam bağımsız Türkiye"
bunlar son sözleriydi çocuğun...

epeydir ihtiyacımız olan boşluğun
nasıl, iyimi elli yıldır hoşluğun

sen hala sus bu hususta
evet
"aşk olsun sana çocuk
aşk olsun" dedi ya Can Yücel usta

harbiden de...

her sevda aşk olsun ile aşk olmuyor
her insanın dosdoğru dost olmadığı
fidanları sökmezsen solmadığı gibi

hiç örselenmeden çıkabilir miyiz
şiddetin kol gezdiği bu dardan

çok uzun bir yol bu
dönünce gayya bu
aydınlığı bile kör
bitimsiz çöl
dipsiz göl
tükendi
yol
gece yıldız yağıyor
yağmur yerine saçlarıma

aşk neyi kurtarabilir
yolunmuş çiçekleri
kırılmış dallarıyla
bir çınar
bir ormana
durmuş dağlara
ne anlatır bir sevda
fidanlar derken elveda...

ürperiyorum
sezsizdi gece
karanlıkta koşuyorum
vurulmuş kuş gibi düşüyorum

sensizdi hece
anne üşüyorum
sözümle tutuşuyor
tarihle konuşuyorum

elim yüzüm üstüm başım şiir
geçsem de geçmişin gölgesinden
aha da şuramda üç yavru kuş ölüyor

ve zaman
dört nala giden at
yalancı şah-itler mat
kız kaçıran oynar damat
kayın peder ve muhalif bi zat
nicedir kalmadı yurdu müdafa-i hat

yanlış
anladın
sathı vatanı
satanların çok
eli bağlı kefiller
oku bitmez sefiller
yeminli müşavirler
marşlarda düzen yok
deniz bildiğin dalgalıysa
ve ahali hala daha uyuyosa
ürkütmez attığım taş zalimi


beni şimdi dağlarda görürseniz
bi mavzer öfkesinde
yaftalamayın
bütün yalan dilleri yakmak içindir
bütün kahpe elleri kırmak içindir
bütün kötülükleri yıkmak içindir
görmek içindir o adamları
cehennem diye bi yerde
kirli siyasi idamları gözlerinde...