Özlemadını koymam gerek ellerimin sana adım atışının bunca yalnızlıktan sonra elinde yeni renkler dizimi düşlerimizin boyandığı tuval tavan arasına atılmadan nasıl giderdim adımlarının arkasından oysa benimde vardı bana göre yürüyüşlerim ben de bir deli yerinde zamanın davulumu çalıp uyandırmak isterdim yedi mahalleyi türküm geçerdi sokağın başını dinlerdi köşedeki demirci çarşının başındaki pembe badanalı ev motosikletli bir adam çalıştırırdı motoru yeni yollara çıkardı bir umut mavi gökyüzünü önüne katıp adını koymam gerek bu özlemin toz kondurmadan beyaza bir kâğıt parçası olmaktan çıkarıp aşkı muska kalıbından nasıl anlarım geldiğini eski resmini de getir eski yer sofrasındaki oturuşunu gülüşünün elinde bir salkım üzüm ağzının kıyısında yeni çizgilerle 25. 12. 2017 / Nazik Gülünay |