MARTILAR UYURKEN (8)
Batmış bir geminin çığlıkları kadar sessizdi seni bekleyişim
Hani aylak bir rüzgar sokaklarda eser ya başı boş İnsan yalnızlığını daha çok hisseder o zaman işte tam da böyle bir şey seni özlemek Geç olmuştu artık... gün uyumuştu Sokakların günahlarını yıkayan yağmurlar rüzgara karışmıştı İşte o gece saat gece yarısını çeyrek geçiyordu henüz Yatağımdan doğruldum ve lambaların aydınlattığı sokağa baktım Sonra gök yüzüne Bulutlar kaplamıştı her yeri ve karanlık görünmüyordu Bir kaç gün önce gördüğüm bir rüyayı hatırladım Rüyamda yağan yağmur altında duruyordum Ellerim semadaydı dua ediyor gibiydim Sonra birden ayaklarım yerden kesiliverdi Bir kuğu gibi yerden göğe yükseliyordum Az sonra bir parça bulutun üstüne geldim Ve ben gök ile bulut arasında öylece bakınıyordum Baver sol tarafımda kıyamda duruyordu Onu bulutların üstünde namaz kılarken görmüştüm Ben de çok huzurlu gibiydim Kulağıma tatlı bir rüzgar serinliği gibi bir ses sokuluyordu Bu sesi tanıyor gibiydim Ve bana namaz kılmam gerektiğini söylüyordu Ben de içime giren huzurun şımarıklığıyla Allah’ı anmaya başladım Başım açıktı rüyamın inceliğini namaz kılmaya başlamadan anladım Çünkü bir parça bulut önce saçlarıma dolandı Sonra tüm vücudumu tesettürün en görkemlisi ile sardı İşte hayallerin ve tahammüllerin sınırlarını zorlayan bu olsa gerek Gerçek şu ki Büyüklük ve merhamet yalnızca Allah’a yakışandır O başlangıcı ve sonu olmayandır Bize de bir başlangıç sunan ama yalnızca Temiz bir hayat yaşayan insanlara sonsuz bir cennet vaat eden Kirli bir hayat yaşayan insanlara sonsuz bir cehennem vaat edendir Peki bu rüyam neye işaretti Elbette ki temiz kalabilmenin bir işaretiydi Evet evet temiz kalabilmek içindi bu Aslında illa de temiz yaşamak için böyle bir rüyayı görmek şart değildi Allah bu rüyada merhametini sunmuşsa bana Bilmeliyim ki verdiği aklım bundan daha fazlası Düşünmek ve haya edebilmek adına Ve sonra iniyordum yer yüzüne ama Baver inmemişti İnemezdi de çünkü o artık yoktu Yıllar önce denizin derinliklerinde kaybettim onu Kim bilir şimdi cennetin hangi huri’sine hangi şiirini okuyordur Belki de hala denizin içindedir ve yunus balıklarına beni anlatıyordur Yada gök yüzünde o çok sevdiği martılarla beraberdir belki de Her neredeyse bil ki anneciğim Baver benim içimde Denizin derinliğinden daha da derinde Ah anneciğim ah Benim şu halimi nasıl anlatabilirim ki Kimse anlayamaz sen de anlayamazsın Ben bile anlayamamışken İçimdeki sevgiyi kuşatan bu büyük özlem acısını Nasıl anlatabilirim ki anne Batmış bir geminin çığlıkları kadar sessizim işte 8. bölüm sonu devam edecek ferit karasu |
Güzel anlatımlı,serüven'si şiir dizisi.
Kutlarım emeğinizi..esenlik dileklerimle...