akros/püf..sensizliğin buz tutan ıssızlığını delip geçerek kurşunlar sıkıyor yokluğun, kalbimin çıplaklığına.. soluğuma diziliyor sonra içime bıraktığın korlar bense kokunu öpüyorum kızıl kızıl, içtenliğinle kandırıyorum kendimi.. duvarlara kazıdığım tutsaklığım şah damarı sanki elleri kirli bu şehrin, dudakları çiğ tanesi.. sığınır oldu çaresizlik yalın bir yalnızlığa, can çekişen solum tükendi artık.. arala hadi parmak uçlarınla karanlığı, ya da bir son çiz göz bebeklerinle ahraz yanıma.. yeter ki sallandırma zihnimi Araf’ta.. ama sakın unutma deli gibi sana akan gözlerimi ki aklımın en sığ köşesinden vuruyorsun düşlerime yuvalanan kimliğinle.. terk edilmişliğimle sığınırken sana yüreğinden bir ölüm seç bana.. s’onsuzluğun bitkin imlerini taşımaktan yoruldu yüzüm mezar oldu göz çukurlarım kalbime.. ardı arkası gelmeyen kelimeler dökülüyor dilimden bazen üstün körü avuçluyor kalemim her birini.. ağıtlar doğuyor güneş yerine günüme.. bilemedim, hangi denklemin bilinmeziydi gülüşüne aç kalmamın yıllanmışlığı h’içsizliğini üf ederken ruhuma.. varoluşunun ağırlığı kadar kanadı ellerim, diriltemedim bin kez küle dönen bedenimi.. sayısını unuttuğum müebbetlere gardiyan oldum.. göğsümü can kemiğinden ayırma vakti şimdi, baharı tutamayan kalbimin son kış öyküsü olsun bu koynundan asıldığım gecelere darağacı.. emel güneysu |
Taktir ederek beğendim...
Gönülden Kutlarım…
........................................ Saygı ve Selamlar.....