Ve benzin döküp yaktım, sahildeki tüm kayıklarıBu yalnızlık farklı bir şey olmalı İnsanın gurbetine yazılı Sen gittiğin günden beri Sahildeki o çay bahçesine hiç gitmedim Hiç el sallamadım o günden sonra gemilere Martıları fark etmedim, Gece sokak lambasının etrafında gezinen kuşları Yokuştan aşağı iniş kolayda Çıkarken fark ettim yanımda sen olmadığını O eski konağın da önünden geçmiyorum artık Alış veriş yapmayı da bıraktım köşedeki bakkaldan Kınalı tepede uçurtma uçurtmayı Dilenciye de para vermez oldum Geçen gün kovaladım falcı kadını Ve benzin döküp yaktım Sahildeki tüm kayıkları Kıskandım sen olmayan sensiz kıyıları Sen giderken Mahmur besteler dökülmüştü dudaklarımdan Ve içimdeki sancılardan ipe sapa gelmez kahramanlar doğmuştu Gece gördüğüm her sarhoşu dövdüm Her meyhaneyi taşa tuttum Senin oturduğun banklara Hiç kimseyi oturtmadım Uçurumlara koştum En yüksek yerden balıklama atladım dalgalara En derin yerlerde yüzdüm Meydan okudum köpek balıklarına Vardım evinizin karşısına her gece Oturup sabaha kadar seyrettim yıldızları Hiçbir yıldız iştirak etmedi sensizliğime Alay edecek cesaretleri yoktu belki de Her sabah namazı ezanını dinlerken Oturup taşların üstünde Ötelerden bir ses geldi, Haydi camiye Gidip kıldım sabah namazını camide Bir garip oldum, uçtum derin dehlizlere Okyanuslar geçtim, Kıtalar atladım Beynimde deprem Ah ulan ah dedim Bir faninin ardından gittin de bunca yıl Bak ne geçti eline Vah bana vah bana Aha bunu yaz artık buraya Ölümsüzlük te uçmak var artık nice uçurumları Sen gittin İyi ki gittin Yani iyi ki yoksun Artık deli dana gibi bağırmıyorum Varıp evinizin kapısını yumruklamıyorum Ne çok sevinmiştir şimdi o zilli anan Vede yel değirmenlerine saldıran don kişot baban Ulan iyi ki çekip gitmişsim hani Sana benim gözümle bakan Karganın bile gözünü oyacaktım Vurmadığım adam kalmayacaktı mahallede Her gün girip çıkardım içeri Üstelik birde sana kızıp Neron gibi YAKACAKTIM bu şehri İyi ki gitmişsin İyi babanın tayini çıkmış Verilmiş sadakamız varmış Hadi git güle,güle Lütfi Kireçci |