TENHA YEL DEĞİRMENLERİ
tenha yel değirmenlerinin
sihridir beni saran ılık bir güz akşamı uzun yolculuklardan döndüm ıkaros çiçeklenmiş o mavi kıyılar sen yoksun yel değirmenleri tenha laterna çalıyor genç sevgili dingin mavi limanlarda eski fenerleri sönüyor şehrin dudaklarında aşkın denizlere çağrısı aşkın dehlizlerinde yitip giden biz miyiz sen yoksun yel değirmenleri tenha mavi yaseminler sokağında bekliyorum seni yalnızca el sallanan garlarda hiçliğin tadında hüznün gülümsediği yasemin kokulu akaşamlarda pus gövdem sürükselem seni maviliklere tunç atlar dizginlerinizi sancılarla bilesem sen yoksun yel değirmenleri tenha ne yana dönsem yorulmuş gemiler ne yana dönsem kale zindanında gizemli kediler ne yana dönsem iva andriçin lanetli avlusu sen yoksun yel değirmenleri tenha düş ülkesi uzak bize ikaros bal mumu kanatlarımı güneşler eritti laterna çalıyor eski zamanlardan sevgili Baudlaırenin kavun acısı yalnızlığı anlattığı kentlerdeyiz sen yoksun yel değirmenleri tenha saygın kanatlarım hiç olmadı vişne çürüğü hırkam melon şapkam rüzgarların savurduğu eteklerim hep yalnızlık kokardı ekose şallarım yel değirmenleri rüzgar bu aşkı döndürdükçe yaşayacak denizlerimde laterna çalan sevgili sen yoksun yel değirmenleri tenha Ömriye KARATAŞ 04.01.2016 |