Bütün maceram istimlâk etmek karanlıkları.Artık Zemheri soğuklarına Düşsün yalnızlıklar, Mavi kırıkları Yapıştırma vaktidir martılara Gece geç gelsin Gün düşsün soframıza, Zemzem sularından. Gezgin ayaklarımı çektim, Tüccar tipli tabutlardan Hüzün büyük serüvenlerde Bir masal. Uykusu kaçmış çocuklara, Anlattığımız. Şimdi çağ atladık yırtık çarıklarımızla, Göçebe çadırlar kurduk âdemin gurbetine, Yastığımız mahşer, yorganımız toprak Nil’e gidiyorum, koynumda hıra Büyük aşklarla boğulmaya gidiyorum. İsa nefesinde biten çarmıhları silmeye. Biz aynı takvimden düşmedik mi sılaya. Her gün batımında sığınmadık mı bir istiridye kabuğuna Sabahın üniformasızlığını giyerken üstümüze Eğri çizgileri ütülenmiş gün gözlerimin renginde. Bazen bir tutsaktır hüzün, Hurdaya çıkmış kadar zavallı tebessüm, Zemheriden tadilat genç gülüşlere Oysa ben Yeryüzünün bütün kamburlarını Düzeltmeye geldim Pervasız bir mahşere ilikleyip gövdemi. Esrarlı topuklarıyla gölgemi takip ederken eylül, Ötelerin örtüsünü açıyorum, Mavi yüzlü çocukların çıplak ayaklarıyla Dokunduğum yer kıyamet, Oturduğum yer ateş. Geç geçebilirsen eşkıya yangınlarından. Sükûta makber, isyana gece. Musa’nın yardığı denizdeyiz Peşimizde zemheri. Haydi, Ziyaretçin var göklerde asılı Şehrayin Göm hubeyli gözyaşı çukuruna. Kahramanlık burçlarına zıpkınla şiirlerini şair. Yırtıcı kuşlar çarpar yüzüme her sabah Gecenin sırları dökülür teneşir tahtasına Her sabah aynaya baktığımda uysal bir adam görürüm Ayaklarını batırmış ömrün son durağına. Bulutlara karışır kanım, Uğultulu bir kalabalık Yıkar alnıma fısıltılarını Bütün maceram istimlâk etmek karanlıkları. |
beklenen yağmur tarafından 4/20/2008 11:32:46 PM zamanında düzenlenmiştir.