ironi
bir son dakika haberinde ölü diye geçiyor adım
kollarım düşüyor durduğun uçurumdan ahmet kaya ölüyor uçurtmamı tellere hibe ediyorum. babamın alkollü nefesi öpüyor gözlerimden annem oluyorsun sonra ellerin beni övüyor bir duada şimdi sana aşkın fıtratını geçkin şeyler anlatmam lazım aşk henüz müstahdemdi divan-ı ademde belirsiz bir zaman diliminde, göğsümde afrikalı kabileler yaşardı kimi aç kimi tok özrümde, kabahatimde çocuktu henüz genç bir kadını kanından öptüm saçlarını okşadım... ellerim boşluğu keşfedince iman ettim yer çekimine türküsü kalmamış bir sürü insan biriktirdim ceketimin iç cebinde. kanayan sancılarla söndürdüm cehennem ateşini bu yüzden kindardır bana tanrılar bu yüzden mağdurdur aşk polis tutanaklarında ve hala oturur zakkum ağacının gölgesinde ninemin çocukluğunu gezdirirken parklarda kaplumbağaların telaşını gördüm henüz annem doğurmamıştı beni ve aşım dünyanın derdi değildi. bütün acıların dışına çıktım acımdan öldüm, ölümün saçlarını taradım bir berber aynasında düşlerim tam ayak uçlarıma düştü. bir kan pıhtısı gibi dönüyordu herşey. araya yollar giriyordu, ödünç aldığım bir nefes ve cebimdeki son tren tarifesiyle sana kaçıyorum. üst üste devriliyordu zaman ve ben enkazında kalıyordum. devleti platondan öğrendim diyojene ders verdim yıllarca romanın yandığını gazeteden okudum daha yanmamış museviler fırınlarda ve henüz almanlar sarışın değildi. buz gibi ölüyorduk senle biz ben yaktığın ağıtla ısıttım ellerimi. gülmeyi senden öğrendim. o yüzden gülüşüm daha samimidir duruşum asi ve bir okadar cesurken hayatım kundaklandı ucuz bir otel odasında reklam panolarındaki kadınlar bana ağladı bir intihar şiiri diktim baş ucuma şayet kör değilse brütüsün bıçağı bende keserdim bileklerimi yahut serçe parmağımı yazim ve noktalama isaretleri hatalari icin kusura bakmayin bilgisayarim yok telefonda yaziyorum |
yaşamak öğrenmekle başlar ve öğretir en çokta 'acıyı.
seninle şiir yolculuğu çok güzel teşekkürler piyanist ..