4
Yorum
18
Beğeni
5,0
Puan
1735
Okunma

Uyku arası bir gerçeğin
Sabaha vuran saatlerinde
Eşiksiz geçtim gözlerinin köprüsünden.
Geçmişimden arta kalanlardan bihaber
Göğüs hizamın zifiri boşluğundan kısıldı içim.
Yüreğimde yaşayamadıklarımın
A ğ r ı l a r ı.
Cehennemin hizasına uzanan tövbesiz tırnaklarım
Giyotin sesinden içime emzirdiklerim
Kapı altından yoklar durur.
Duvarların sendelenmiş bakışlarında
Önüme düşer bana karışan her salya.
Gökyüzüne uzanan ayakuçlarımın
Ve şehvetine kapılmış ruh sapıklarının
Üzerine yazılmaktan küskün gölgem.
Beni saçlarının uçlarından ittiğin günden beridir
Kimseye değmez dudaklarım…
Dünden öte
Gözlerimin dipsiz kuyularında ağlamaya tescilli cümlelerim
İçimden giden binlercesini kaldırıp atıyorum
Can havli vuruşlarımın serkeş hallerinden
Ve toprağa düşen ahvalini tanımazsın s e n!
Ben iyi biliyorum.
Dilaltı karanlığının tadını anımsarken dudaklarımda
Kaç defa vurulmuştu gözlerim (?)
Kimseler saymazdı ve en çok benim ödüm kopmazdı.
S u s m a y ı n
İniltileri yaşarken karın boşluklarımda
Daha kaç defa gebe kalınmalı
A n l a t ı n, gündüzümden düşen anılara.
Her şey yalandı oysa
Ve en çok cadılar beklemezdi sabahları
Sonra kaldırım taşlarında üşümezdi parmak uçlarım
Ki en çok sen yakasından tanıyamadığım
Ah çekerdin
Gözlerin tavanda, ayakların ters düz bırakılırken.
Gitmemeliydi yüreğin
Bunca - hoşça kal’a sığmamalıydı ellerin
E l l e r i n diyorum sevdiğim
Ben onlar olmadan yolumu bulamıyorum.
İçimin dehlizinde beynimden bir şeyler eksilip gidiyor
Birkaç günüm kaldı bilmiyorsun
Unuttuğum şiirlerimin adını sen koy
Ben seni unutmak istemiyorum
Anlamıyorsun!
Taş duvarlara baka baka susuyor gözlerim
Dudaklarım kenetleniyor şimdi ardımda
Uçurum kokan insanların avuçlarında
Sayılmayı bekleyen yağmurlara
Prangalanmış ayrılık kusuyorum
Anlıyor musun?
S e n dedikçe içim Şeytan uğrayıp gidiyor…
- İnan ölüm olsan uyma(zdı)m sana.
Zên. //YirmiİkiTemmuz2016
5.0
100% (11)