Tırtar / Sarı Meryemİlkokula başladığımız günlerden birinde “Gart Musdafalar urbaya ğetmişler” denildi. Akşam paydosunda evlere dağılacağımızda, okul çıkışındaki meydanda bir minibüs olduğunu sonradan öğrendiğimiz mavi aracın üstünde “çeyiz sandığı” olduğunu sandığım bir yeşil-uzun bir sandık vardı.. “Sarı Meryem’in tabıtı” imiş. O günlerde sözlüsünden başkaları da “ağıt”lar yaktılar.. 45 yıl sonrada benim yazdığımı, Sevgili eşinin önerisi ile besteleyen Sn. Muharrem Karaoğlan’a saygılar sunarım. bir "Köy Düğünü" seremonisinin resmedildiği ve Sn. Ramazan Efe’nin “Denizli Türküleri” arasında yer alan Ağıt-Türkümü köyüme armağan ediyorum. Sarı Meryem “gelindi-gidildi kız bitirildi köyün ürüsümü böyle bilindi nişan alayına sini verildi Meyremin nişanı edilmedi mi? yüzzük barnağına böyük mü geldi tüfekler atıldı, bayrak asıldı sarı saçlarına kına yakıldı davıllar çalındı, tefler ısındı Meyremin kınası bu gün değil mi? kepezi getirsin oğlan tarafı belik belik saçım, nişanlım alsın anam-bobam yansın eller yanmasın beni yaktın felek, sana kalmasın Meyrem de duvağı keydi değil mi? oğlan gardaşları gapı tutmasın yaban eller gibi salıma girme gara topraklara elinle verme kahretmen gonşular onbeşti diye kahpe felek ettiğine değdi mi? nazarlar mı değdi Sarı Meyrem’e” |
Kutlu dileklerimle.
Çok Beğendim.
…………………. Saygı ve Selamlar…