13
Yorum
30
Beğeni
0,0
Puan
1637
Okunma

Gitmek var şafakta
Sırtımızda heybe dolusu umut
Gönlümüze yaslı bir bozlak tezenesi
Önümüzde toz duman Ak deniz
Güneye daha güneye gitmek var şafakta....
( Jê te pır hezdıkım ) Dilek
Ben hürriyet kokulu,
Renklerin alfabesini ters düz eden
Çiçeklerin çiganına,
Birde sana müptela bir deliyim.
Sürüsüne bereket
Dokumacı kuşlar tünüyor yüreğimdeki aşiyana.
Sevginle besledikçe
Ağız dolusu cıvıltılar çınlıyor içimde.
Belki gökyüzünde süzülmüyorlar ama
Toprağa da değmiyor ayakları.
İşte bende,
Gönlünün iskele yamacına yaslı
Kanatsız ,sığınmacı , deli bir kuşum.
Denizden ziyade,
Gözlerinin haresini mesken bilmişim biteviye.
Şikâyetçimisin diyorsun ya !...
Kim aşkın barınağından uçmak ister ki.
Üstelik,
Kış soğuğunda morarmış,
Yaz sıcağında kavrulmuş,
Kavı nasırlı kanatlarımı dünde bırakmışken.
Hatırlıyormusun !...
Geldiğinde yağmur kokuyordu toprak.
Gülleri öpüyor,
Vuslatı müjdeliyordu
Kiraz çatlatan, rahmeti buğulu sağanak.
Özledim !...
Dizimin dibinden,
Gönlümün penceresinden gitmeyen haylaz hallerini,
Ve nisan çisesinde ıslanmış dalgalı saç tellerini.
Anlasana !...
Seni sevdiğinde yaşıyor bu deli kadın.
Kalbine sarkıttığım sevgimi,
En emin cebine öperek koyduğunda,
İncitmeden seveceğini sezmişti her hücrem.
Hani demiştin ya sevgili...
"Seninle çocuk olacağım,
Hasretini çektiğim tüm düşlerimi seninle kuracağım".
Biz hiç büyümeyelim olur mu ?
Yaşlı iki çocuk olarak sevelim birbirimizi.
En büyük variyetimiz aşk,
En küçük derdimiz mızıkçı hayat olsun.
Dilek USTA