Dostlarımızın bize gösterdiği sevgiyi abartmamız, duyduğumuz minnetten değil, takdire ve sevilmeye ne kadar layık olduğumuzu herkese göstermek içindir. LA ROCHEFAUCAULD
Paylaş
S e n diyorum Neden S e n Yırtıp gittin Ülkemin coğrafyasını (?)
II
Hani baharlar taze kalacaktı Şehrimizde? Hani keder kendini hatırlatmayacaktı kadere. Şimdi yalnız unutmak niye Neden ölüm bana hak? Yaşım kadar geç kalmıştım hayata Pembe masallardan istiyorum Yeniden sevmek için değil Yeniden doğmak pahasına…
Siz bilmezsiniz Hıçkırıklarımı tutarak Göğün şiltesinde duran boynumun Gölgelerinden sayıklardım. Gerçeklerin can yaktığı Ve hayatın, sana yaşattığı tarafından öğren(eme)dim Ayakta kalmayı. O gece Tamda o sırada Yağmurlar yağardı İlk defa o gün gözyaşlarımı saklamadım.
Karşımda duran ormanın ağaçlarında Seyrettim yüzümü. Bilir misiniz Parmak boşluklarında kaç ceset yıkar insan? Ben çok yıkadım ama saymadım… Unutacağım bu yaşananları Ve sonra beni siz yıkayacaksınız.
III
S e n diyorum Neden S e n Acımadan gittin ruhumun her köşesinden (?)
III
Öğrenmeye kıvranan düşüncelerimden Unuttukça büküldüm. Kaç ecel kanat çırptı omuz aramda Kaç ömür gelecek artık bana Oysa Kimse bana benzemiyor Ve sen herkese…
Karanlıkların esiri olan bedenimin Ve kızıla çalan göz renklerimin Vebali kimin boynuna şimdi? Ben istemezdim üç beş zaman sonra Bu denli ölmeyi Ve unutmayı her şeyi.
(c) Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve/veya temsilcilerine aittir.
Şiirlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur.
Azam-ı Dém şiirine yorum yap
Okuduğunuz şiir ile ilgili düşüncelerinizi diğer okuyucular ile paylaşmak ister misiniz?
Azam-ı Dém şiirine yorum yapabilmek için üye olmalısınız.
"Hak vermeyin bana / A c ı m a y ı n /Gülüp geçin… "
Haşa..
Bazen hayatı da kandırırım ben, yaşıyormuş gibi yaparım mesela.. Bu çokça negatif gelse de insanlara bu bir gerçektir. Ama gerçekleri kabul etmek sahiden yaşama atılmanın ilk hecesidir unutma.
Bilmiyoruzdur nedenini hiçbir zaman bitmelerin tıpkı nasıl başladığını tam olarak hatırlayamadığımız gibi.
Bir öğle vaktileyin yahut ikindi hüznü veyahut akşamın yorgunluğunu unutturan dahi sayılacak kadar büyüyen bir sevginin sevdasında zerre bile olmanın mutluluğunu sürmek aşkın tekil anlamıydı belki de. Çoğulunda ne olduğuna idrak edilmeden yaşanan belki de tek taraflı bir sevda denizinde boğulmanın kaçınılmaz sonuydu şiirdeki aşk.
Sorgusu bitmeyen bir aşk varsa kalpte etkisi azalan büyü gibi gün geçtikçe zayıflar, tükenir tıpkı kul yapımı pil gücüleyin. Oysa Allah var..O'nun eseridir kalpler..
Herneyse tüm şiirleri vuslata yormak istiyorum ben.. Tüm şarkılar mutluluktan okunuyor sayıyorum artık, tüm gülüşler içten ve huzurlu diye güne kaydediyorum, yıllara nakşediyorum mutlu sayıyorum dünyadaki herşeyi bu biraz hayal gücünün dünyası olsa da bazen rüyada yaşayıp gerçeklerde ölündüğünü bildiğimdendir.
Dolayısı ile dünya yeterince ayrılık gördü şimdi sıra vuslatta sloganıyla tüm ayrılıklları kandırmakta. Ötesi hüzün zira..
Seni okumak yine güzeldi. sevgiler gönderiyorum şiire ve yüreğine.
Tebriklerimle.
Nar-ı Çiçek tarafından 5/10/2016 3:27:50 PM zamanında düzenlenmiştir.
Ruhumun kayıplarını öyle güzel ortaya çıkartıyorsun. O minik yüreğini öpeyim senin. Nice yaşanmışlıkları vuruyoruz şiirlere ve nice hüzünlerimizi tebessüme çevirip buluyoruz kendimizi. Aşkın imtihanı zor olurmuş ve elbet acının.
Her dem sevgimdesin ve hep duâ larımın en içinde...
Ruhumun dar açılarında son bahar dokunuşları Nicedir halim duman içinde Bu kaçıncıdır koştuğum ben senli acılara ki Nerden bilirdim denizlerin gözlerime su taşıdığını Sen bende yağmur kadar serinken .. Bak bana da kırılgan gövdem Seni yaşasın Sen sev ki beni' seninle dolsun imbatlarım ..
beren yılmaz tarafından 5/10/2016 3:31:12 PM zamanında düzenlenmiştir.
Ağır aksak hayatın ara ara hece tutulması
Kendini bilmez bir ayağın
Kadınpatıları çiğnemesi misal
Hazana bileylenir içimizdeki Keskin bahar
Bir Ahmet Arif nidası misal
'' oy havar''
Kalem renginizi
Yürek ahenginizi
Avuç kızarıklığıyla
Alkışlıyorum