Tırtar / Yedidüvelo günlerde okuyanlar "kominis"di kominis, "Makaryos gibi bişiy"di sık duyulur oldu, makaryos kominisi "42’liler" askerdi "bu Yonan gavuru, duru duru guduru gırdın mı boynuzunu, götüstü oturu" "-ah bi Amarka olmasa"ymış "-zaten Amarkanın yarısı Yonan"mış "-Amaikalılar Mason"muşlar "-Masonların dini milliyeti olmazmış zenginlik ilk şartlarıymış birinin zenginliği hepiciğininmiş masonluğa giriş var-çıkış yoğu"muş "-bi de Farmasonlar var"mış "-ama Siyonizm hepsinden tevlikeli"ymiş "-işin aslı Kapitailizim de Kominizim de hatta Faşizim de Siyonizimin golları"ymış "-Amarika İngiliz gavuru"ymuş "-onnar gibi savaşmazlar gurnazlığınan Urum’u gorur"muş, "-Amrika olmasa, Urus’a garşı yalınız galırmışıyız" "-altıncı filo, İstambol’a gelince bizim gızlara laf falan atmışlar yer yerinden oynamış" "-kızlar mini ete(ği) geyip sağlarını sollarını aşmasalar öyle bişiy olmazmış altıncı filo evlere mi girmiş" "-gancık köpek guyruk sallamasa erkek köpek peşinden getmezimiş" “-öyleye madem etirafda petirol fışgırdığı halda bize neye müsaade etmeyollar neye guyuları gapadıp betun döküyollar etrafımızdakınnar petirol zenginiykene bizde neye çıkmayyoru” “-bizi bi savaşın içine çekseler de bi ayak atvısalaar Anadolu’ya var ya zevkden dört köşe olcak namıssızlar” “-Urus müsaade etmez be!” "-aslında Amarkalılar Türklerden gorkarlarımış marağ etmemeliymişiyiz çünkü Türk Askeri havada, karada attığını vururumuş Amarkalılar insan eti gibi bişiyden uçak yapmışlar (ı)radara yakalanmayan, ama bizim Türk Askeri, nası ettiyse şifiresini çözmüş. "-ben İngiliz’in elinde üş sene galdım da bizinkinlerde ne var Allasen" dedi Bobuş Emmi Ismayılcığın lafını kesti gençler "-o senin vahtındakı devir geşdi Goç Emmi" dediler "-hinci caponlar varımış en bire adamlar buradan basdılar mıydı ’şıkşık’a dee bilmen taa nerdeki capaneyi vuruyollarımış hatta havada gedip duran merminin yolunu değişdiriyollarımış" "-piyadenin devri geşmiş" "-mayınınan filen uğraşmayollar"ımış "-daha sen uçağa binmeden neredesin? neytçen?, ne ğadar benzin godun deppoya ne zaman gımıldadığımızı hatta ne zaman gımıldacağımızı ne zaman osdurduğumuzu hepiciğini biliyollar"ımış "-gıpraşdığımızı görüyollar"ımış, “-osdurcamızı seziyollar”ımış öyle mii? bize top satmışlar yimbeş millik yirmi asker görevli, on sahat da ancak atış alanına intikal eder top-çekeri malzemesi, mühimmatı mezburen onnardan alıncak emme kendileri! aynı işi iki asger üsdelik otuz millik hemi de makeneli gibi takır takır döğüvüsün sana emme bize onu vermezlerimiş neye; biz ötekiynen cebelleşip duralım” “-veriler veriler ne zaman daha eyisini yapdılar o zaman! ve herzaman zaman bizikinden eyisini Yonana verdiler yediye on! ne demeğ ise” “ne demeğ olcak Hacı emmi onnara on, bize yedi” “bizi bu hallara düşürennere yazzıklar olsun” "-tabi bunnarın hepçiği de propaganda" da olabilirmiş biz onu-bunu dinlememeliyimişiyiz esgeri kufatlı olanın, parasıda geçerli olurumuş bütün mesele cavıra garşı elbirlik olup, ser verip sır vermemeli, birbirimize çelme dakmamalı ulül emre garşı gelmemeliymişiz zart-zort ettiler miydi Yonan’ını da, ötekinneri de sürüp dağa çıkarıvırız olmadı denize döküvürüz”müş evel-Allah!”mış. “-Yonanı denize silkivimek golay da hani “köpek seni daşların amma sahabıyın hatırı var” onculayın Yonan’ın sahabı var arkadaşlar” mış "-zaten gavırın işi gücü furfuğanda "ymış "-kulak asma"malıymışız "-ellerinden geleni arkalarına goymasınlar"mış "-yaygara"ymış “-gene böyle biğün mayır-muyur ediyollarımış illa “yediye on olmalıymış”da bizimkinner “-ne deyon len sen” demişler hemen a(ğ)layalak Amarka’ya seğirtmişler de onnar da etmen eylemen ayıp valla demişler sizin yaptığınız Müslümanlığa sığar mı demişmişler de onnarın yaptığı Müslümanlığa sığıyomuş emme ya” “-onnar zati Müslüman değilimiş ki” “-bu cavırların hepsi böyleymiş” “-sankı Müslümanlardan ne görmüşüyüz” “he ne görmüşüyüz “ne len onnar Müslüman filen denmez miş” “-onnar sünnetleri filen gılmayollarımış yüznumara hamamlık bilen bilmezlerimiş” "-Uruslar bizim Tırabızan’ı topa tutmuşlar"mış "-zayıf anımızı kollarlarmış "-Yonan’da gavur"muş, "-kominis Urusya’da" “-Arapların Allah bir dediğinden başkasına imamılmaz”ımış "-valla Amarika dost mu duşman mı belli değil"miş "-başka meselelerimizi hallettik mi? eh artık kalkınalım dedik mi bi musibet halkederlermiş, ya Yonanı kışkırdırlar, ya Kıbırıs’ı karıştırırlar ya iç karışıklık çıkardırlar mış kii! "-Türkler bizden silah alsınlar" isterlerimiş, "-biz de neyder, eder" alırımışıyız "-biz almazsak daha yünsek menzilli topları Yonana bedafaya" verirlermiş "-ee onnar da var bizde yok oluncaklayın biz de almaya mezbur" galırımışıyız.. "-bizim boççanın yarısından fazlası Amarika’ya gederimiş "-Amarika bizi böğün Kore’ye yarın Nato’ya salarımış Türk’ün taa oralarda ne işi varmış. "-biz Anzak’mıy mışız" "-Anzak, paralı askermiş" "-biz din-i mübin" "-vetan-millet uçun savaşırımışız şehit olurumuşuyuz" "-öbür türlü maazallah küfre girermişiz" "-vatan-millet-din yolunda ölenlere ölü denilmezmiş" "-biz şehitlerimizin yüzü suyu hormetine yaşayomuşuyuz"umuş.. "Kıbırıs’da bizim asgerin biri m(uh)asara altına alınmış bizim asker abdasını alırkan bi bakmış ki sağı-solu yonan asgerince sarılmış, tam ellerini kaldırıp teslim olacağıkana gavır askerleri gaşmaya başlamış, bi-kaş denesi de ellerini galdıralak teslim olmuş.. "gavırın gorga(ğı)a taşa sarılı(r) bunnar ellerindeki silahı da burağıp dabanları de(v)şirmişler” bizim asger sormuş "-yau siz galabalıksınız, mayetinizde bi bölük asger varıdı sila(hı)nız ona keza, üsdelik mavzerleriniz de elinizdeydi benisem yalınızıdım, üsdelik tüfek sıkacak halım da yoğudu siz palaz gibi gaşmaya başladınız” Urumlar demiş ki "-biz senden gorkmadık, senin yanındaki, ak sakallılar ordusundan gaşdık" demiş.. “-bu cennet vatanda ak sakallı dedelerin, yatırların, evliyaullahların veliyullahların yatırların yüzü suyu hormetine yaşayo(muşuyu)z!” "-biz de Müslümanlarınan birlik olmalı"ymışız "-yook! Fellah’larla da güvenilmez"miş "-kimi İngilizlerin gucağında"ymış "-kimi Fransız’ınan birlik olup bizi arkadan vurmuşlar"ımış “-bi avış Yahudi bunnarın tozunu attırıyomuş bunar basıp parayı Amarka’dan en bahalı silahı en birinci uçağı alıyollarımış aşşadan Yahudi “-yallah ya fellah at kendini aşşahı” deyomuş senin Arap yes ediyomuş kendini galdırıp goyvuruyomuş” “-zaten Amarika değil mi bunarın elindeki petrol paralarını daha doğrusu petrollerini sömürmek uçu “benden silah alsınnar” deye İsraile bedafaya veriyo onnar da ha bire silahlanıyollar kimden alcaklar tabi Amarkadan emme İsraile de Araplara sattığının daha üsdününü veriyo savaş olmasa, silahı kim netçek, Amarkaya kim avış aşcak daha dorusu kim eyvallah edecek” “- Amarka; İngiliz gavırından türemedir aynı mitli onnar gibi seni ona, onu şuna dutuşduru otururu bi ğözel seyreder ondan sonura ikisine de dost görünür birbirleriynen araları açık olduğu uçu da bu ağalar birbirinden alış veriş etmezler İngiliz ne güne duruyoru ikisiynende göya dost ya birinden alır- ötekne satar yolunu bulur hin oğlu hindirler kimseynen savaşmazlar emme herkesi savaşdırılar” “-öyle olcağına etirafındakı Müslüman devletler ellerindeki silahları Filisdinnilerin emrine amade etseler, Amarkaya da “çüs” deseler “Ya Allah” deseler hepisini de ezip geşseler” “-nere Amarkaya çüs decen boba hemide ne üsdümüze farz götü boklu Araplar uçu ben evladımı neye ataşa atayın” “-hemi bunnara elimizdeki silahları verip de beklemediğimiz bi yandan mesela Moskof gavırından bi tehdit alısak n’olcak o da bakıp duru kedinin fare gözetlediği gibi adamlar bi zamannar kı ğibi Trabzonun sahillerine yanaşıp da menevre yapmaya gakarsa “-beklen bi biz ödü(n)ş verdiğimiz silahları alıp-gelelim de tamirini, bakımını yapalım da bozuk mu değil mi çalışıyo mu, çalışmayo mu deneyelim bi bakalım da ondan sonura gereğirse savaşalım mı” deycez “-savaş! evet; silahına gazanılı da emme önce akıl ilazım bunnar bilmen kaş bin arab asgeri dizmişler hücum…. bi avış İsrailin üsdüne emme İsrailin nesi var, aklı, arkasında kimi var; Urusu, Amarkası, İngilizi, Yonanı, Urumu asgerise asger, möhümmatısa, möhümmat, desdeğise desdek, akılısa, akıl ne isderlerise hepisi akıdıyoru üş Yahudi, bunnarı can damarından vuruyoru” “-ne ediyollar!” cıpladıyollar tay gibi garıları salıyollar bunnarın üsdüne ana! bi baksaki senin Filisdinni asgerler üstlerine doğru gelip batır cıscıbıl garılar “-el mahrem” “-ya mahrem” deye atıvımış ellerindeki makenelileri “harramm harraamm” deyelek “pııırr” deye sıvışmışlar evet silahın olacak emme karşıdakının silahlarını da zayıf nokdalarını da hesab edecen boba!” “-evet savaş top yekün yapılan bi sanattır yedi düvel bilir Türklerin savaş da geri çekilmeyceğini İngiliz de, Yonan da emme neydiyoru Kemal Paşa Sakarya muharebesinde; gavırı gören asger gaçıyoru nereden İsdambuldan nereye ta Esgişeere gavır üş-beş gişiynen bi İsdambolu zapdetceği yerde düşüvürüyo bizikinnerin peşlerine sür Allah sür buluvuruyoru Gızılırmağı bi baksalarıkı arkaları ha bire eğsiliyo bi taa baksalarıkı yanlardan kısgaca alınmışlar “hilal harekatı” gaşcak yer galmamış senin ne bok işin var ne arayon sen Anadolu’da yaa.. Kemal Paşa bi dehaymış deha dediğim gibi; düşmanı tanıyacan, aklından geçen, bilecen onun senin hakkında bildiklerini de bilecen ona göre! "-Ermanı’lar" "-Yahudu’lar" "-Alaman’lar yüzünden "Cıhan Harbi"ne girmişiz" sağımız düşman, solumuz düşman "her yanı boklu deynek neresinden dutarsan dut pislik sana bulaşır"ımış "-accık bi guvatsız galsa"ymışız "-accıcık hakımızdan geleceklerini bi anlasalar"mış, ne Arap "-bunnar Müslüman" derimiş, ne Yonan "bi takika dururumuş" "-donuzdan post, gavurdan dost olmaz"mış "-evel Allah bize bi şiycikler olmazımış biz ne vartalar, badireler atlatmışız" “-yeter ki; içimizde dirlik dışa garşı birlik olalım”mış “-onnarın topu tüfeği varısa bizimde mangal gibi yüreğimiz var”ımış “-isdiklal harbinde biz bu vatanı iman dolu göğsümüzü siper edelek kurtarmışıyız” “-gerekirse gene hiş kimse gözünü budaktan sakınmaz”mış “-Alaman dedin ya orada bi dur.. İngiliz okardan, Fıransız sağdan Urus soldan alamannarı sıkışdırmış anasını belleceklerimiş yanında yöresinde kimse galmamış” “Sarıgamış da neye gırıldık sanıyonuz? Urus asgerini belsin deye dut sen Osmannıynan taa Gars da; Urusa cepe aş bi de acala etdiriyollar ki, gışda gıyametde doksan bin esger üş gün aş-bilaş seğidelek Allahuekber dağlarına dırmanıyollar bi tefa tetiğe basmadan donalak gırılmış getmişler.. bu vetanın evladını buna ılayık görennerin yeddi ceddi gan kussun” muş!! DİPNOT kıpraşmak: kıpırdamak, kımıldamak furfuğanda: propaganda, benimsetmeye-yaymaya-öyle göstermeye çalışma yüznumara: hela, tuvalet hamamlık: banyo boçça: bütçe accık : az acıcık : azıcık, çok az |
kendi aralarındaki görüşler, tespitler.
Kahve bizim balkondan görünür, sesler
bana kadar ulaşırdı çünkü sesli konuşurlardı.
Eve gelenlerden de duyardım bu tür konuşmaları..
tebrikler kardeşim,
hafızanıza hayranım..
selamlar..