örselenmiş öğretiaklımın turuncu gölgesinde soluyor kalbimin sığ sularda tutunamayan benliği. araftan öte bir arafta arada kalıyorum. sükut renginde hüzünler çiziyor yüzüme bu şehir. yolsuzluk usulü yordamlar ediniyorum istemeden, yaşamak isterken. karanlık bir bulut konuyor gelip gözlerime, gece kesiği yaralar büyütüyorum. oligark bir ölümlünün nefesi oluyor tüm varlığım. tanrısı taş kesilmiş bir faniliğin, feryat figan edilmiş sessizliğiyle boyanıyor karanlık. can çekişiyor ömrüm, vandal bir hakikatsızlığın gölgesinde. oluru kangren kesilmiş olmazlardan geçiyorum. istila ediyor ruhumu sanrıya bürünmüş gayelerim. oysa boş bir kefenin hafifliğinde dönüyor dünya. yıkılmalı bu eflatun duvarlar ve bu devran bana dokunmayınca bin yaşayacaksa yılan. zihnimin kaygan zemininde tuzla buz oluyor ümitlerim, oysa bahar artığı bir mevsimin gövdesinde, incir yaprakları topluyor çocuk sevincim. lirik şiirler susuyor evcil sesim, yalnızlık sehpasında idam edilirken geçmişim. - abdullah cemek |