'kalmış bir şey'bir başka oluyorum böyle zamanlarda nasılsın diyesi geliyor insanın ve kedileri sevesi avuçlarında kararmış elleri özlemekte suç sayılabilir kendine dair şerh koyabildiğinde eskiden ne çok da seviyormuşuz birbirimizi bunları yalan olarak kaydedebilirler kalbimizin attığını hissedebilen iz ağlarken görüyorum ince tenini baharsan fazlası da yakışmazdı kahvenin önünde fincanın mavisi, sana anlatacaklarım vardı oysa çay henüz demini almıştı ve gitmemek yaraşırdı bileklerine topraktan ne kaldıysa geriye teninde tanrı çiçekleri büyüyor , büyüyorsun, göğüslerin büyüyor bir dünya sığacak içine, galaksilerden arda kalan gözlerin mutlu bir şarkı söyleyebilir şarkıların mutlu olduğunu kim çıkardı, sen heyecanla gülüyor musun hala ve yanakların da mutlu mu, anısız yaşamak koymuş olabilir benim gibi muğlak birine insanların içinde kafir acıları da olur idari bir büro beyaz leçeğine acılar dayadığı kadınların iri ellerine bildirir evlatsızlığı sen daha çok yanılmaktan ötürü güzelliğini unutursun , üşüyebilirsin de utanmadan ellerin doluyken kalp meselesi değildi, içtiğim son çayı da dökerken boğazına siyaha bürünür incecik bedenin talibi yalnızlık olan sevdalara gidip dönmenin olmadığı tarihlerde coğrafyan gelişir oysa karlofça gibi makus bir ant sevdalara yakışır mı imparatorluğun son şaşalı çağından geriye saçların asma yaprağında üzümü şarap etmiştir haraptır gemileri denizlerimin bu mavi, beyazdan da beyaz kalabilirsin şimdi masa da kirli bir kul tablasında adını soyup, bir şey kalır senden olmaları yakan düğünler arasında zaten fazlasını ister insan sevdiğinden hırıltıların bardağa döküldüğü gecelerde ellerin ayrı bir mey tüketirler cüzzamlı ruhlar sen şey, daha başka bir şey kalırsın istasyonda sesinle övünen melekler hicran yurdunda kütle hacim hesabı yapılmaz gerçeğe ben ruhumu dudağımda tutuyorum |
Kutlarım Yüreğini