dar ağacı bile suskunyoksul tanrılar süsler şimdi gecelerimi ölü güvercinler düştükçe yollarıma dilim lal tümcelerim kifayetsiz sadece susarım susmak baş kaldırmak değil midir ? hayata biliyor musun? günahlarını astığın dar ağacı bile suskun şimdi yakamozlu bir akşamın koynunda uyur gece gülüşlerim tek tek pusulanırken şuursuzca ki gece ayazlı say ki bir şubat zemherisi ben iliklerime kadar buz keserken düşlerim yanar haydi...yasaklanmış hikayelerden kaldır başını arala gözlerini gecenin en ağrılı ortasına bir bak gecenin en sancılı vaktidir şimdi günahlar kundaklanıyor kanlı ağıtlarda ve vurdukça hayat içimde ki haylaz çocuğa düşlerim kanarken kan dolar avuçlarıma önce yavaşça sesin çekilir kulaklarımdan sonra yüzün karışır karanlığın ardına ve dar ağacı kuruldukça sevda sokağıma sen gidersin ama ben sende kalırım sen farkında olmadan şimdi günahlarını astığın dar ağacı suskun biliyorum boynum ince kalır urganına haydi aç gözlerini ve bir kez bak karanlığa sıktığın kurşunla bir kez daha vuruldu hayat ay/su hayata yeniden doğmak umuduyla |
Beğendim.
........................... Saygı ve Selamlar...