Gözlerinin Renginde SuçlusunBir güz vardı bakışlarınızda Göçte geri kalmış yağmalanmış serpinti Göğsüme damlayan ışığınızdan vaveylâlarıma dağılan ebru akti canım efendim… Dalardınız ürkekliğinizde filizlendiğiniz yatağıma kök salardınız Yosun kanadından sağılırdı iyotlu koyun boynunuza Ellerinizde mercan içli kar zınağıydım Suyumda firuz halkalardan açılır unuttuğum yerlerimde durulurdunuz Ahh cam göbeği bir tutkuydum melez alacalarıma dizilmiş pırıltıydınız Sancırdınız çoğullarınızdan çıkmazlarımın duldalarıma salgılanırdınız Kanardı vuruluşlarınızda resitalleri hülyaların Kırmızı kadehti kırılan belimiz Yerlere saçılan sarhoşluğumuzdan kalkardı birleşen dansı kirpiklerimizin Ah ayak sesleriniz okşanan bedenden köpüklerime sağılırdınız Tavus kuşlarına takılan menevişlerinizden ebem kızın sinelerine dolardınız Çığlık çığlığa güneşlendiğim dönüşümlerinizden sersemleyen geçişlerime dökülürdünüz Aşkın maverasında dul rüzgârların dişi yelelerine savrulurduk Yürek tokuşturduk efendim çimdiklenirken uçlarında gurubun lotuslar Ah o günlerden özlenilenlerden Kelebekler uçurduğumuz nefesimizden bir çırpı turkuaz içtim -Kopsun tenden ah yelleri Sırttan süzülsün gözlerinizi bana getiren okyanusları Islansın çıplaklığımızda oynaştığımız hareler Benlerinizde kalsın uyku kalsın hasret Ulu orta sedeflendiğimiz sevişlerimizden düşsün – Yokluğunuza kandığım seraplardan bir çırpı turkuaz canım efendim Bahar bahçe ekildiğiniz cıvıltılarımda Sürüklendiğim gülüşlerinizi silkeleniyor! ’’Edebiyat Nöbeti sayı 35’’ |