Ne zaman seni düşünsem"Bu şiirin bir hikayesi yok Belki bu yüzden mutlu bitmedi..." Ne zaman seni düşünsem İçimde bir sızı Harıma karışıyor günahlarım Kırlangıçlar göç ediyor yurtlarından Ve benim gibi gece sessizliğe bürünüyor Mekansız kalıyor yıldızlar Mekansız kalıyor güller Ben mekansız... Ne zaman seni düşünsem Parmak uçlarımda dil yaraların Ateş düştüğün içimi yakar Yakama yapışır belli belirsiz bir kaç hayal Hayal aynasında belirgin yüzün Yüzün geleceğin penceresi Penceremde kırık kanatlı avazlarım Avazlarım sessiz çığlıklar eşliğinde bir hengame Hengameler yüreğimin diğer yüzü Yüzsüzüm... Ne zaman seni düşünsem Bir abdal dicleye salar selamlarını Selası verilir gök kubbe de bir figan Figana düşer su Su içimi yakar Yakar gülüşlerin kapı eşiğinden girerken içeri... Ne zaman seni düşünsem deliye döner kalemim Kendimden çok sen olurum gecenin entarisinde Sonra, faili meçhul olur sevmelerim Seni kendimden de çok severim Sen bilmesende... |
Sen bilmesende...
Ne kadar da kısa özetlemiş durumu şu son iki dize