şiirim ol gelbu gece ruhuna sarılıyorum sarıldıkça yaşam doluyorum menekşe kokuları sarıyor dört bir yanımı dört mevsim sen oluyorum avucumda yüzünü gezdirir gibi avuç içlerimde yaşamın alınterine dokunuyorsun bir yanım sımsıcak direnişte bir yanım buz kesilmiş yine sensizliğin özlemindeyim sesin deymedikçe sesime yaralarıma merhem olmadıkça parmakların yağmurda seninle ıslanmadıkça ağlamadıkça birbirimize sımsıkı sarılıp bir ömür göğsüne başımı yaslamadım mı bu hayatın bir anlamı yok sevdam bazen ruhuma kara bulutlar iniyor bir dağ iniltisi bir zebani yalnızlık ve bir kalp yetmezliği gibi ömrümden ömür gidiyor sevdam n’olur göğsünde başım saçlarında ellerim dudaklarımda dudaklarının buğusu hiç eksilmesin damarlarımı terk ediyor bedenim, n’olur anla özledikçe ruhuma sesin dokunuyor bekledikçe bir çocuk hüznü gibi dudaklarım büzüşüyor ürkek bekleyişlerdeyim yine ya gelirsin, ya gelmezsin ben hala kimliksiz hala dili yasaklı ve hala ölü bir şairim şiirim ol gel korkak adımlarla değil, koşar adımlarla gel #ibrahimdalkılıç 10/12/2015 20:35 |