Bir Buket İlkbahar İstanbul...
...
Farzet deniz yıkıyor saçlarımı ıslanıp düşlerle dalıyor derinlere sarı güncelerle… günlük güneşlik bir elbise üstüm mayıstanmış baharın göğsü çiçekçilerin hepsi tanıdık… İstanbulsun yedi güvercin tepede herhangi bir gün günün bir saatinde karanfil satan çingenelerin yerinde fala bakan esmerlikler geçer vapur seslerinde uçuşur martılar bir tutam sevgi simidi özlem susamı dudağımda taze şiir bak sözler esiyor deli rüzgârın birinde kapa gözlerini İstanbul sevinçte… bayır yukarı bayır aşağı endamında yine yokuşlar adımlarım büyüyor düşününce bir kız sakız saklıyor cebine Mabelden, sütlü şeker, pamuk helva bak sevgili bunlardan bana da al ağlarım sonra... ... kurulmuş salıncak ipleri sevda salla dur düşten parmaklarınla. ahşap evlerin çatı katları erguvan kokuları zambaklar bekler geceyi sabah sularım nice duayla kardelen düşleri içimden geçenleri… dalgınım bu aralar dalgadan evimle bir denizden tanrı anlar camdan kuledir her yansıma kumlara isim yazar dalgalar siler ben yine yazarım sevmek emek ister diye… ... bir buket ilkbahar getir zaman çiçeğe durduğu zaman topraktan gözlerinle… Neslihan Yazıcılar ondört-mart-ikibinsekiz Fotoğraf Kevser Demirkıran. |
herhangi bir gün
günün bir saatinde
karanfil satan çingenelerin yerinde
fala bakan esmerlikler geçer
vapur seslerinde uçuşur martılar
bir tutam sevgi simidi özlem
susamı dudağımda taze şiir
bak sözler esiyor deli rüzgârın birinde
kapa gözlerini İstanbul sevinçte…
istanbulu dizelere sığdırmak çok zordur bunu başarmışsın kutlarım...sevdiğim istanbula gitsin bu şiir.