SEN
Sen yüreğimin susuzluğunu dindiren,
Yüreğime nefes üstüne nefes ekleyip yaşatansın. Nasıl bir sevgi çıkmazındayım bilmiyorum ama? Sen gönlümün derinliklerinde kök salan bir çınarsın. Biz iki deli nasıl sevdalandık birbirimize? Sen patlamaya hazır bir volkan gibisin Ben kutuplarda bir buz kütlesi aynı... Zıt kutupların insanıydık yani. Sen hep kırmızıyı sarıyı ateşi severdin. Ben hep soğuk olan her şeyi severdim. Sen ve ben imkansızdık yani.... Sen bir gün orda bir gün burda gündelik ilişkilerin adamıydın. Ben aşka sevgiye inanmayan kendi halinde bir kadın... Bir gözlerimi saklayamadım aşktan. Bir onlar seni gördüğü an erim erim eridi. Nasıl aktım gönlünün derinliklerine doğru bir bilsen Yanardağ misali volkanlar patladı içimde bir an. O bir anlık bakışın sanki ömrüme ömür kattı. Kaybolup gitti o buz kütlesi ben kendi içimde yandım. Gözlerimi kaçırıp gözlerinden kendi yalnızlığıma kaçtım. Ben utandım kendi içimde yaşayıp hissettiklerimden, Ben aşkı sende yaşamaktan bulmaktan korktum kaçtım... Kaçtım senden;kaçtım o volkan gözlerinden... Oysa sende buz mavisi gözlerimi erittiğinin farkındaydın. Ateşinle beni alev alev yaktığının farkındaydın. Beni içinde bulunduğum yalnızlıktan çıkardın tuttun ellerimden. Ben sende durdum;ben sende duruldum dedin. Sen o volkan misali yanan yüreğinle, Yılların susuzluğunu dindirdin bir anda, Sen benim yüreğimdeki yıllanmış tabuları yıkan, Buzdan kaleleri yıkıp yakan, Gönlüme kök salan bir çınarsın..... Sıkıca sardın sarmaladın beni hiç ummadığım bir anda, Gözlerimi gözlerine hapsettin; Bu gözler,bu alev alev yanan beden senin artık dedin. Ve biz o gün bugündür sevdalıyız deli aşkım.... İki deli; iki alevli sevdalıyız...... |