0
Yorum
4
Beğeni
5,0
Puan
1129
Okunma

çiçekçi umursamaz aşkını kimsenin. bir gün çiçekçi de sever de
beğenmez satıverdiği çiçeklerden hiçbirini vermeye sevdiğine
ya da sürdürür sululuğu,
beyaz bir sonbahar arar da bulur
er kişi okşar bebeğin başından
naz olur topuğu uzun terlik giyen kadınlar
nerede mezar başı çiçeği, kuş boku içinde deniz manzarası
gemiler geçiyor, canı acıyan kaptana sormalı
kanı akıyor, filikaları ölü çocuklar taşıyor
göm. beni koru. göm bir meyva kurdu gibi elmanın en içine
dans edeceğimiz korkuluklar da siyah
trabzan örgülü bir bahane aç, sandık tozlu, ellerin yaşlı
bu sonbahar da renksiz sinema oynasın
sırtın kirli, sırtının canı acıyor
bir satır geldiğinde bölük hazır kıta bekliyor uslanmaya
ıslanmaya da eğer gitmeyeceksen
çiçekçi olsaydım, pilot olsaydın keşke derdin
götüremedim seni ahlaksızlığın başkentine. istemezsin. kır saçlı gelecek
ya da daha mı arsız gelmeyecek, suçumuz affedilirse diye
üç kız kardeş toplanıp, üçü de avrat
bir kız dikivermişler kendi toprağından
kaşları kalın uzun saçlı bir toprak
denizin ortasından konuşup, yaktım kelebeği kanadından
çıkarıp satenden bir acı, içim nerede, içine bant kaçıvermiş
onu konuşturmadan beni de öldürdüler
sen bebeğin kaçıncı gülüşünde gidivermiştin gelmeyeceğim dedikten önce
baba en büyük pitchdir ayrıca sıçrarken yataktan
entrika sahibi adamların salyalarında cevaplanası sorular
evlerini önü boş apartmanlar, camları kırık, mülteci gözyaşıyla büyüyen nem
duvarın etrafındaki çivilere asılır en kuru paltolar
sağlıklı mutsuzluklar erteleyemezken ölümmü
avuçlarında gözyaşı bombası kızların kaderidir yırtılmak
jiletin ateşe eridiği katta
hiçbir şey büyük problem olmamalı
anlaşılamamak da örneğin
kimse tarafından lastik kokusu almadan
uğurlu bir sayıya biniyoruş gibi rüyanın çatı arasında
otomobillerden atıyorlar, otomobillerden delik deşik edilmiş sana benzer şeyler
çiçekçinin çenesinde kuru bir toprak
bariz bir mutsuzluk sebebi şimdi düşünmek seni
sevgi çoktan buralardan göç eyledi
5.0
100% (2)