çimdikhey sen kırk kırık senelik kadın durduğun yeri vaha mı sandın henüz nedir ki gördüğün daha düne kadar kördüğündün kabul et hilekâr bir mevsimin yeminidir ayaklarına dolanan al çiçekli yeşillik. saçlarının don yediğine bakma sen henüz çim tutmadı kirpiklerinin dibi nemden çatlamadı bak sapasağlam hâlâ sabrının boğazına geçirdiğin bilezik ve henüz kemirmedi ruhunu aşık olduğun o soylu müzik. sesin neşeye yakışmadı diye mi hiç şarkı söylemedin çizemeyişin körlüğünden miydi vazonda duran beyaz gülü hadi memur da olamadın anladım. şair mi olmalıydın illâ? ve vallahi ve billahi bil! bu şiirlerin başları yalan akıbetleri külliyen esrik. daha alazlanacaksın palazlanacaksın biraz daha önce gırtlağına dek malaz önce çokça çaresiz sonra can dediklerinin dilinde bir “siz” en nihayetinde iz… ve mir olacaksın işte. ancak o vakit; adın ve soyadınla kendi mezarının taşında. silik… inan pek silik. JD |