Kıyılara Doğru
ölerek mi
hayır üç gün sonra bir akşamı yosun tutmuş yaşlı taşlardan seken beyaz su biz onu gördük bazen yalpalayarak saydam yerin korunaklı dibinde kutsanmış eski taşlar idiniz sevgi ile bazı akşamlar kıyılara doğru anlama çabasına giren insandan önce salt ve duru bir yakarışın ilk bestesi olmak üzüyor bizi sizden ayrıştıran aklın yalanı yeni değil yeniden eski günleri tekrar eden sevinçle yer değiştirmenin anlaşılmaz sihri bir anıt sadece başı bulutlarda saklı gövdesiyle avunduğum eski bir teselli belki dili kırlangıçlar kanadında şakıyan ölüm gitgide daha da büyüdü yorulunca yok olmak istersiniz bitmez tükenmez biri çeker sesiyle örter üstümüzü eli parıldayan sevgiler öpülür harfler şelalede köpük. |