Ölüyorum sevgilim
Ölüyorum sevgilim
Tanımadığın / yüzümü/ bırakarak kollarına Çiçeklerini kıskandığım Nisa/nın bozuk lehçesiyle yazıyorum sana Kelebek etkisi nasılsa işte Doğmak Büyümek Yürümek Sevmek ve daha binlerce mek ve makla Farz/etki demeyeceğim bu sefer Farzını kılamadığım namazlarım varken Ayağı taşa takılıp düşen bir postacı edasıyla Öyle mahçup işte Öyle utangaç Serdengeç tarafımıda koyup boş bir kutuya Uzatıp gideceğim Sen Dur! bekle! derken Paydos etmeye yakınken şehrin mevsimlik işçileri Demirdöven gözlerime baksaydın bir kez Ateş neden yeşil değilde kırmızı Anlardın belkide Belkide bir ömür yetmeyecekti seni sevmeye Diyen adama ikinci ömür verildiğinde Seni nasıl bırakıp gideceğini Göçmen kuşlardan öğrenecektin Kıskanmadım hiç bir zaman şehirlerarası otobuslerde başlayan aşkları Öylesi kısa yani İki üç şehir arası Susamın simide olan aşkı gibi olmalıydı benimkisi Ve ölüm Uzantısı Şimdi paspas attığım günahlarım kadar kirli şiirler Ölü Diri Mezar Pierlotide beraber çay içtiler Dumanlı bir çay Kalmadı artık o eski tavşanlar Çaya kan olmaktan tükendiler Bileyle dur bıçağını bileyle zaman Kesilecek ne bulut kaldı gökte ne hayal Takla atan güver/cin Geceleri karşıma dikilen cin Ve bir sokak lambası seyyar Hepsi içmiş hepsi sarhoş Söyleyin bana bu ne hal Ölüyorum sevgilim Kiremit rengine yaslanarak yazıyorum sana Martılarını yakalayamadığım denizler kadar mahçupum Gözlerindeki melekler müstesna Ve beraber seyretmeyi planladığımız o son film Sonra yürümekten yorulan papucum Aslında tüm şiirlerim hasta Ölüyorum sevgilim...... |
Kutluyorum kalemini
Yüreğine sağlık
__________________________________________Selamlar