Süveyda
Yol, camın buğusunu sildim
Rüzgâra dokunmadım Lâkin soğuk ellerimde kaldı Radyonun sesini açan el sıcaktır elbet Ellerim ellerinden ayrı kalalı Soğuk olması doğaldır elbet Bir çam ağacı geride kaldı Bir dere bir trafik ışığı bir karga Yol çatallaşıyor ileride Yüreğimin orta yerinde Ayağıma pelesenk ettiğim Yol da çatallaşmış Yollar ne sevilesi ne gidilesi Geride sen kaldıkça Yüreğimde bir varış noktası daha Kararıyor süveyda! Yol devam etti, Yanlış yol olmasın bu Yanlış yol Ve önermesi yanlış varış noktası Süveyda, Kalkıp buradan yüzümü sana dönmeden Emeklemek de olsa Sana hücuma kalkmadan Ölmekten korkuyorum Bu sefer de seni Bu iki yanımdan akan Ucu bucağı olmayan tarlalarda Bir yaban çiçeği olarak tasvir ediyorum Bir bahçıvandan bağımsız Bir gül kadar Göz önünde olmayan Şahsıma münhasır Bu yüzden olsa gerek Seni az koklayışım Azıcıktan da az izleyişim Seni penceremin önüne götüremeyişim Süveyda! Ben sende tecelli Sen bende ahiri ve ezeli… |