Salkım Saçak Taşlar
bazen bir ada
vapurlar gürültülerini unutturur kol kola gezeriz bak bu baharın ilk çiçeği bu mutlu bir insanın biriktirdiği bahçe salkım saçak taşlar renkler en çok son haliyle sevilen gökle beyazlaşan yeşil ağaçlara benzer konuşur kalırsın dudaklarıyla denizin yürekler dolusu yağmurlar düşse çekilir inzivaya bahçede huzur ne bir başı olur ne bir sonu anı kalır sihirli dünyanın kökleri yıldız çiçeğinin dibi gibi ağzına dolar rüyanın söylemez olur çıtı çıkmaz sıksan toprağı ölü ezgileriyle tuhaf bir hava belirir kara bulut karanlık sıkıcı katarlar geçer kabrinin sararmış otlarından dönebilir belki hiç uyumamışsan dünyada ikide bir ufkunda kızıl bir güneş ağarırken tutkusu dimağında gezen güllerin taş üstü yorgunluğu dönüp durur sulara teslim olmuş ışıklar tanrı bu işin sonsuzluğundan seslenir nefes alıp vermek gibi uzun uzun düşlerin batar batar çıkar yosunların konuşmayan kalbinden. |