Ne Yana Varsak Bir Rüya
yeni bir ayna buldum kendime
bu ben miyim diye soran ben miyim sonsuzluğa sorsan heybetinin içinde basit rüzgarların kımıldadığı hüzünlü meyal ve çürümüş toprak seslerinin yağmurla dans edişini dudaklarına süreceksin ne yana varsak bir rüya vakti gelince sözün birliğine dayanıp nehirlerin eğimini yutan dağ ovaların eski ağzındaki heybet bir birine karışıp şarkılar söylüyordu yeri ve mevkisi değişmiş duraklar sarılıp bir birlerine değdiklerinde insanlık insanın içinde çoğalan kuyuya dalıyordu evrelerin kalbi düşün koynuna sığmıyor diye ilelebet yerinde sayan duygu sayıklamalarını her biri tarihin başka harfini hatırlatıp yan yana koyduğunuzda yıkılıp yeniden dirilen ordular saflarında büyüyen ağzın son sesini haykırsa bile bu savaşlar bitecek mi sanıyorsunuz zaman zamanın düşmanıdır bir araya gelip son kapıdan bakınca ve bütün doğrular eğilmeden hedefini bulunca ilk atıcı bu gidişin ruhunu böyle belirlemiş diye yanılgıya kapılıp pes ederseniz eğer kuyruğunuzu kısıp endamlı ruhunuza aşk diye bir şey yok diye bilirsiniz aynaya bakıp. |