Okuduğunuz şiir 7.2.2015 tarihinde günün şiiri olarak seçilmiştir.
Birinci Dereceden Yalnızlık
Acıtan bir yanı vardır sevdanın tüm aydınlıklardan uzak, zehirli, soğuk... sen bir konuksundur çoğu kez ellerin yabancı, tenhâdır gözlerin.. ne desen dikiş tutmaz bir türlü, ne yapsan kâr etmez Acıtan bir yanı vardır sevdânın...
Yollar uzar gider öylece... soğusun istersin alnındaki ateş çıkmaz sokakların kaldırım taşlarında yürümek sonsuz gibidir onsuz gibidir tüm koşmaların saçların tutuşur sonra göğsündeki yangından cehennem olur varacağın yer Yollar uzar gider öylece...
Sıkar durur boğazını tanıdık bir el boğar meselâ içini gözlerindeki nehir deli bir tay zincirinden boşanır yelesinde uçurum, uçar gider sancısına iki ters bir düz; haroşa olur ömrün çile bitmez oysa ki... Sıkar durur boğazını tanıdık bir el...
Kırılır kanatların çarpa çarpa yoksunluğun merhametsiz duvarlarına sen hasretken bir tutam maviye içinden deniz geçer tüm martıların sularında gri mevsimler ağlar renkler soluk, donuktur hüznün bile Kırılır kanatların çarpa çarpa...
Bölünür soluğun bin bir parçaya tellerinde uzaktaki bir kemanın "Çok geç artık" der bir adam "Ama ben seni hâlâ... " der bir kadın haşin bir rüzgâr olup döner sırtını adam ve alabora olur kadın durur yaşam...
(c) Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve/veya temsilcilerine aittir.
Şiirlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur.
Birinci Dereceden Yalnızlık şiirine yorum yap
Okuduğunuz şiir ile ilgili düşüncelerinizi diğer okuyucular ile paylaşmak ister misiniz?
Birinci Dereceden Yalnızlık şiirine yorum yapabilmek için üye olmalısınız.
"Çok geç artık" der bir adam "Ama ben seni hâlâ... " der bir kadın'' ... yaz yaz bitmez bu iki dizenin devamını... Böyle bir şeydir yarım kalan aşklar ve şarkılar...
Beğenerek okudum. Yüreğinize sağlık Özlem hanım...
Şaban Aktaş tarafından 3/15/2015 8:23:55 AM zamanında düzenlenmiştir.
hayli zaman olmuş deftere uğramayalı iyi ki bildirimler var..:)
bu şiirde sanat var teknik var en önemlisi okuruna dokunan duygusu var okurken dilime takılan tek yer "haroşa olur ömrün" bu kısım güzelim sanatı bir parça gölgelemiş bence.. şiirlerini çok dikkatli okuduğum kalemlerden birisiniz iyi ki yazıyorsunuz..
Günün şiiri. Okumakta geç kalmışlığımın bağışlanması arzusu ile kutluyorum ancak şunu söylemeden geçemeyeceğim çünkü ben açık yürekli ve düşündüğünü söyleyen bir canlıyım. Sizin şiirlerinize verilen bu paye de yönetim bir hayli geç kalmıştır. Zira bir çok şiiriniz bunu fazlası ile haketmektedir. Yüreğinize sağlık Özlem hanım... Başarınızın devamını diliyorum.
" iyi ki geçiyorsun zaman, ya acının derinlerime işlediği zaman da donup kalsaydın " demiş Mevlana , ya gerçekten en şiddetli anlar sürekli baki kalmış olsaydı...şükür ki...geçip giden bir şeyler var.
Aşkın, acıtan, yakan, yıkan, kül eden cehennemi yüzünden dem vurmuş şiir.
Ne diyebilirim ki dupduru anlatımıyla, samimiyetiyle çok güzel bir şiir okudum.
Var olsun emeğiniz Özlem Hanım. Teşekkürler paylaşım için.
Kırılır kanatların çarpa çarpa yoksunluğun merhametsiz duvarlarına sen hasretken bir tutam maviye içinden deniz geçer tüm martıların sularında gri mevsimler ağlar renkler soluk, donuktur hüznün bile Kırılır kanatların çarpa çarpa...
İnsan için en zoru yalnızlık tebrik ediyorum günün duygu yüklü dizelerini yazan sevgili şairemizi başarılarınız bitimsiz olsun sevgilerle.
O arsızca, utanmadan dönen dünyaya inat sen hep şiirler yaz Özlem'im, sevdaya dair... Mısralarında içinden deniz geçen martılar olsun ve hiçbirinin kanadını kimse kıramasın çarpa çarpa... Muhabbetle canım!
Bölünür soluğun bin bir parçaya tellerinde uzaktaki bir kemanın "Çok geç artık" der bir adam "Ama ben seni hâlâ... " der bir kadın haşin bir rüzgâr olup döner sırtını adam ve alabora olur kadın durur yaşam...
Ama döner dünya arsızca utanmadan!
Kurgu ,kelimelere hükmetme gücü ,zerafet ve ahengiyle baştan sona bütündü. Baştan sona usta bir elin becerisini ,dolu bir yüreğin izini taşıyordu. Gözden kaçarsa üzüleceğim...
Acıtan bir yanı vardır sevdanın tüm aydınlıklardan uzak, zehirli, soğuk... sen bir konuksundur çoğu kez ellerin yabancı, tenhâdır gözlerin.. ne desen dikiş tutmaz bir türlü, ne yapsan kâr etmez Acıtan bir yanı vardır sevdânın...
Yollar uzar gider öylece... soğusun istersin alnındaki ateş çıkmaz sokakların kaldırım taşlarında yürümek sonsuz gibidir onsuz gibidir tüm koşmaların saçların tutuşur sonra göğsündeki yangından cehennem olur varacağın yer Yollar uzar gider öylece...
Sıkar durur boğazını tanıdık bir el boğar meselâ içini gözlerindeki nehir deli bir tay zincirinden boşanır yelesinde uçurum, uçar gider sancısına iki ters bir düz; haroşa olur ömrün çile bitmez oysa ki... Sıkar durur boğazını tanıdık bir el...
Kırılır kanatların çarpa çarpa yoksunluğun merhametsiz duvarlarına sen hasretken bir tutam maviye içinden deniz geçer tüm martıların sularında gri mevsimler ağlar renkler soluk, donuktur hüznün bile Kırılır kanatların çarpa çarpa...
Bölünür soluğun bin bir parçaya tellerinde uzaktaki bir kemanın "Çok geç artık" der bir adam "Ama ben seni hâlâ... " der bir kadın haşin bir rüzgâr olup döner sırtını adam ve alabora olur kadın durur yaşam...
Ama döner dünya arsızca utanmadan!
Özlem TARHAN Şubat/2015
Sevgi için yazılmış güzel dizelerdi, şairemizi kutluyorum.Puanım tam.Yunusun diyarından selamlar.
Önce Tanrının günahkar kızı Aşk ! Ve acılara kadeh kaldıran sen !
Veda gibi ! sessiz sedasız.
Şımarık bir aşk şarkısı benden, senin içinden geçen bütün duygular, yine benden Kanatsız uçan kuşlara nispet Bütün meleklerin şiirleri senden
Uğruna ölen bütün savaşçılar …Bunun hikayesi senden…Aşk tanrının günahkar kızı ve son söz yine senden… (…)
/susmak...
Her şeye rağmen içmek içmek... Belki günü kurtarmak ,belki o günden kaçmak Ne olursa olsun içmek içmek... Beni anlamadılar, seni tanımadılar.. Her birine tek bir söz.. İçmek içmek... Belki günü kurtarmak belki de o günden kaçmak...
hiç bir şeyin net olmayışı değil midir aşk.. büyük bir umutla göğsümüze doldurduğumuz bir deniz ve bir zaman sonra kağıda dökülmesi değil midir mavisini yitirerek kıyıya vuran her şeyin..
dünya ne yapsın bunca kalpazanlığın döndüğü ortamda...
sevi boyu yüksek cümleler kurmaktan başka yaptığımız bir şey yok malesef aşkı kurtarmak adına. yaşam eğrisi tüm doğrularımızı doğruyor malesef. neyi tutsak aşk kimi gömsek biz!
"tellerinde uzaktaki bir kemanın" burada bir şey var mı bakıverseniz
Merhaba Serhat Bey. Teşekkürler ilginize.. o bölümün birinci ve ikinci dizesi birbirine bağlı tek bir cümle aslında. Yani " uzaktaki bir kemanın tellerinde soluğun bin bir parçaya bölünür" şeklindeki kurallı cümlenin iki dizeye bölünmüş devrik hâli..
Böyle yalnızlık da aslında ödüldür.
Ödülünüz, seçkiniz kutlu olsun, esenlikle...