ŞİŞİNEN EVCİMEN SESsadece kuşların kanat çırpabildiği göğün altında gelincik dağlarda sevdiğim en güzel çiçek ve sen tanıdığım en zarif gerçek aşık kalpler nasıl ölmezse, aşıklar uyumaz da.. o nefes ki ürperişinde gelincik titrer menekşe kıdemine yılları etiketler duygu telleri arasında rüzgarın yumuşak ve keyifli sesi dağları yerinden oynatır gülmenin güç ötesi sisimsi bir güneş çerçevesinde eriyip yok olan ışıklar şişinen evcimen parıltıya döner halesi yarenin aşkı edebimdir gönlümde pişer her kutlu sabaha taç olur ülker. menekşeli sevgi gönülden eksilmezse “dua engel tanımaz” ruh cereyanı kesilmezse “Yak ede/i/m pişir beni, Aşkın derdine düşür beni, Sevgi olunca işin ucunda, İnciler dizilir dünyanın küpeştesinde..” tenimi okşayan binlerce his çiçekler, tütsü ve bahar.. bitmeyen bahis aşkı öğrenmek hayatı fark etmektir aşkı yaşamak sevgisel dürümde şekillenmektir. Sait Edip Akdağ, 04 01 15 |