Sır
Dükkanın içine inatla doluşmaya çalışıyordu güneş.
Aydınlığı tamamdı. Ama sıcaklığı eksikti. Bir başıma oturduğum masamda, Seni anlattığım defteri tutuyordum elimde. Herkes bir alemdi bu dükkanda. Kimisi iş derdinde, Kimisi ekmek, Kimisi evlat, Kimisi kaynana, Ve bir de ben. Sensizliğin derdiyle oturuyorum bir köşede. Seni anlattığım, Seni yazdığım şiirlere bakıyorum; Hece hece, kelime kelime... Kimi zaman Gök yüzünün maviliğini görüyorum, Sayfa aralarında Kimi zaman da, Geçmek bilmeyen kış gecelerini. Okumaya başlıyorum birbir... İçimi döke döke, Okuyorum. Karşına çıkıyorum. Ama susuyorum. Kilitleniyorum. Kilitlenen dilim mi? Ellerim mi? Yoksa ifşa olunmak istemeyen sırrım mı? Sahi neydi bu? İbrahim Halil ÖZLÜ |
Duygulu şiirlerin solmasın.
Kutlarım.
Saygı ve selamlar...