Çöpçüsü lâl
mızrap gibi titrerim akar şakaklarımdan yağmurlarla gözlerim
zaman avuçlarımda zembereği meçhulde kayıp bakmasın kimse ağladığıma öyleyim işte ölümün acelesi var bende yasaktır ıslığım düşlerimde ölüm korkusu hep elma kokar.. fikrimin ince yaprağina mil düşmüş dalında ağlar bir garip bülbül çöl hasretindeyim iltica bu yürek oysa güneşin çocuğuydum şimdi kentlerin sürgünüyüm.. gurbetin kuytu ıslak seherlerinden ayinler dökülür her pazar meleklerin kanatlarından uzanırım takvim yapraklarına güneşin öznesinde kaybolur giderim gözlerimin buğusu aynada ağlar sızar damlalar yol olur suskun kentlere kara yıldız düşer yanlızlıklarıma demlenirim ıssızlığın senfonisinde dam boyu sarmaşığa sorun beni kök saldı hasret yüreğiminde nemrutun kor ateşi yanar sinemde kalbimin kafesinde uçamaz çırpınır bir kırık kanat bakın şu çöp toplayan yaşlı adama Şapkası gözüne kadar inmiş tanımasın sakın kimse . yankılanır infazın yasak ıslığı saraylar yapılır doğduğum çöpçüsü lâl kentlerde.. **nur** |