Sonbahar
İlkbaharın ilk esintisi tüm tebessümlerin değerini azaltırken
sensizliğimin kendimsizliğini sürçülisan cümlelerime yasaklıyorum. Kalakalmış yeni yetme mecburluklarıma ayak uyduran seni unutulmazlığımın resmiyeti yapıyorum. Biz denen bizsizlik beni yenmeye en sadık gardiyanlarından olurken, kalakalmış yeni yetme mutsuzluklarıma ayak uyduran seni yasaklıyorum. Artık ne sensiz yutkunabiliyorum yaşamayı, ne de seni düşünürek geri getirebiliyorum kalp atışlarımı. Mevsim rüzgarları gözlerinsiz esiyor gözlerime. Adının anlamını sonbaharlarıma kaçırıyorum. Gözlerin kozasını görmezden gelen dünya güzeli bir kelebek oluyor. Mağrurluğuna yatsıyorum sessizliğime, uykumu elimden alıyor ezgin. Yokluğunda yetişen beceriksiz mecalime kafa tutuyor hayallerim. Gözlerin olmasa hayallerin hayali prensesim olamazdın seziyorum. Kasımdan seçiyorum sonbaharı, Ayaz yazgılar ecrinliği ellerin yapmış. Gözlerin lal,sözlerinde hayat öpücüğüm kalmış. Bir düşünce seçip ellerimde, hepsiyle Bana mağrurluğunu kadim eder misin? Bir yankı seçip dilimde, Sesimi sözlerinin ezgisine merhem eder misin? Düşünsene düşüm,ben kalmışım Kalıntı nakaratların kaçmış, Ben sonmuşum, Sen yeni bir başlangıç, Bir ömür seni unutmaya yetmeyecek bu yüzden Masalımızın yani kızımızın gözlerine bakarak adını üç defa haykıramayacağım bu yüzden! Hani hangi dileğimde kaldı benim mecalim? Nerede gözlerin? Hangi hatıramın hangi eserinde büyük bir ecrinsin. Düşünseydin son düşüm, Düştüğüm düşlerinden kaldırabilseydin düşlerimi kendi düşlerini de alıp götürmez miydin düşlerime? Kasımdan öpüyorum sonbaharı Gözlerine yaslanıp gözlerim Bütün gözleri hayatımın dışına beziyor Bugün seni unutmak imkansızlığa kaçıyor Bugün seni yaşamak kadim bir ecrin oluyor. Ben sensizlğine uyku kaçmış bir adamın yaşantısının son deminde yeşeren bir umut Sen gitmeyi kalmak sanan bir uçurum oluyorsun Hani nerede benim mecalim? Gözlerin nerede? Düşümden öpmüyorsun Direk düşüm oluyorsun Ben bir kabusa karışıp düş olmaktan ölüyorum! İnan korkuyorum. Korkmayı sevgime yağdırmaya nefretler biçiyorum. Hasan Can Kocabay |