Tevekkülben artık babamın gözlerinde yangın ve Musa`nın ellerinde maviye kuşanan kılıç! kızıl bir okyanusum ikiye bölünen aşkla peygamber sabrıyım ve Tanrının esirgemediği “merhametim” derya derya çatlayan nar dudağına avuç içi cennetime, ağla! /“O kuluna yeter” unutma!/ dilimde tövbesi inanmışlığın aşk günah çukuru mühür kalpte isyan! söz, İsa`yı ben karşılayacağım kıpkırmızı bir gelinlikle! dilimi ısıran yemin beddua-aciz ben; henüz gülüzarın rahminde cenin işte bu yüzden, hiç kirlenmedim şaşırma!!! meryem kadar masum ak-pak ki havva kadar anayım fani ceninlere! yüzümde, kamer tutkum doğrudur güneşle zifafa girdiğim dudağımda ismin zehir zıkkım bir emir kabul olmayan duanım bağır, çağır, söv öfke senin gölgendir! adın dilimde aksak istediğin kadar sana söz deli divaneyim aşksa aşk, ölmekse ölmek kadın peygamber sabrıyla huzur-um durma ağla avuç içi cennetim! sude nur haylazca |